19. Ceza Dairesi 2019/204 E. , 2019/4567 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 3628 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın 11/09/2000-23/03/2009 tarihleri arasında edindiği ve sattığı toplam 12 adet otomobili, çeşitli tarihlerde bankalardan ve yardım sandıklarından kullandığı kredileri, kooperatif üyeliklerini, vadesiz hesabına yatırılan çeşitli miktarlardaki paraları ve fon hesabındaki paraları mal bildirimlerinde bildirmediği, gizlediği, maaşlarıyla edinilemeyecek ve haksız mal sayılabilecek mal ve tutarların sahibi olunması konularıyla ilgili olarak geçerli delile dayalı bir savunmasının bulunmadığı iddiası ile kamu davası açılmış olup kovuşturma aşamasında bir tanesi ek rapor olmak üzere toplam üç adet bilirkişi raporu alınmıştır. 26/04/2013 havale tarihli bilirkişi raporu ile 12/05/2014 havale tarihli ek bilirkişi raporu incelendiğinde sanığın 12 araçtan 8 adedini mal bildirimine konu etmediği, 07 HV 543 plakalı aracın haksız mal edinildiği, sanığın vadesiz hesabı ile yatırım hesaplarındaki toplam 178.180,76 TL’nin diğer harcamaları ve edinimleri göz önüne alındığında gelirleriyle mütenasip olmadığı, haksız iktisap teşkil ettiği yönünde görüş bildirilmiştir. Ancak 23/01/2015 havale tarihli son bilirkişi raporunda ise, sanığın 2001-2010 tarihleri arasında edinilen araçlar, gayrımenkuller ve banka hesaplarına yatırılan meblağlarla ilgili olarak haksız iktisap fiilinin işlendiğini söylemenin mümkün bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Yerel Mahkemece raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek mahiyette suç tarihinin malların edinim tarihleri olacağı da gözetilerek, sanığa ve eşine ait maaş, ikramiye, ek ödeme gibi kamu görevlisi olduğu döneme ilişkin gelirler, hisse senetleri, hazine bonosu, döviz, ziynet eşyası, gayrimenkul (arsa, tarla ve daireler), banka hesapları, otomobil ve kira gelirleri gibi malvarlıklarının edinim tarihleri ve ne şekilde edinildiğinin tespiti, mal varlıklarındaki aktif ve pasiflerin birlikte değerlendirilmesi amacıyla biri bankacı, biri yeminli mali müşavir veya hesap uzmanı ve biri de sanığın aile fertleriyle birlikte yaşam tarzına, mesleki durumuna ve sosyal seviyesine göre (yiyecek, giyecek, kira, eğitim, telefon faturaları, kredi kartı gibi) harcamaları ile yasal gelirleri yönünden denetime imkan verecek şekilde karşılaştırma yapabilecek uzman kişiden oluşacak bilirkişi heyetinden rapor alınarak, kül halinde aşamalardaki tüm savunmalar da birlikte değerlendirilerek, edinimlerinin tamamının veya bir kısmının haksız mal edinme niteliğinde olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken sonradan alınan 23/01/2015 tarihli rapora hangi gerekçelerle itibar edildiği aleyhe olan raporlara neden itibar edilmediği kararın gerekçesinde açıklanıp tartışılmaksızın eksik kovuşturma ile yetinilmek suretiyle beraat kararı verilmesi,
Kabule göre de;
1-Suçtan doğrudan doğruya zarar görmediği ve bu nedenle davaya katılma hakkı bulunmadığı halde şikayetçi ...’ın mahkemece kanuna aykırı gerekçeyle kamu davasına katılan olarak kabul edilmesi,
2- CMK’nun 234 vd. maddesine istinaden kamu davasına katılma talebinde bulunan şikayetçi Antalya Defterdarlık Muhakemat Müdürlüğü olmasına rağmen 08/10/2013 tarihli celsede hatalı olarak İçişleri Bakanlığının kamu davasına katılmasına karar verilmesi
Kanuna aykırı ve katılan kurum vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.