Özet:

Mahkeme, bir banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçundan hüküm giyen sanık müdafinin, dosya üzerinden yapılan incelemede cezanın süresi itibariyle hüküm kabul edilemeyeceğine karar verdi. Ancak, mağdurun tamamen zararının giderilmesi nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine dikkat çekildi. Ayrıca, sanığın tekerrüre esas sabıkası bulunmaması ve adli para cezasına esas birim gün sayısının alt sınırın üstünde belirlenmesi nedeniyle hükümde çelişki olduğu belirtilerek hükmün bozulmasına karar verildi. Kararda TCK'nın 245/5 ve 168/1 maddelerine, CMUK'nın 318 ve 321 maddelerine atıfta bulunuldu. TCK'nın 245/5 maddesi, \"Hukuka aykırı olarak bir banka veya kredi kartını veya bu şekilde elde edilmiş bir başkasına ait özel bilgiyi kullanarak kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, alıkonulan veya kendi rızası dışında elde edilen özel bilgiyi, derhal yetkili makamlara bildirirse, en az yarı oranında hapis cezasından indirim yapılır\" hükmünü içermektedir. CMUK'nın 318 maddesi, \"Kovuşturma evresinde veya yargılama aşamasında yazılı şekilde bir talepte bulunarak veya yerinde görüldüğü takdirde duruşmada\" tanıkların dinlenilmesi için istekte bulunulabileceği, 321 maddesi ise \"Bozulan karar, bozma sebebine göre esas veya usul yönünden yeniden veya kısmen yeniden ele alınarak verilecek kararla değiştirilir\" hükmünü içermektedir.