MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK 157/1, 39/1, 62, 52/2, 53, 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın kendisine ait otobüsü satmak üzere internete ilan verdiği, ilan üzerine kendisine ulaşan ...’in katılanla 32,000 TL karşılığında anlaştığı, ...’in otobüsün çalışmış olduğu fabrikadaki işçileri taşımak amacıyla alınacağını, dolayısıyla kendisi adına araç satımına ilişkin noterden vekalet çıkarması halinde fabrika yetkililerine satımı gerçekleştireceğini söylediği, katılanın vekaleti çıkarması üzerine aracı teslim almadan ve bedeli ödemeden ...’in aracı akrabası olan sanığa devrettiği olayda, dosya kapsamında toplanan delillere göre Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 2015/7734 E. 2016/4893 K. sayılı ilamı ile ... hakkında dolandırıcılık suçundan mahkumiyetinin onanmasına, sanığın ise baştan beri ... ile eylem birliği içinde hareket ettiği belirlenememesi dolayısıyla sanığın eyleminin yardım eden sıfatıyla cezalandırılması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle bozulmasına karar verildiği, bozma kararı üzerine yapılan yargılamada, usulüne uygun uzlaştırma işlemlerine rağmen taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığına dair 28.12.2017 tarihli rapor ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın yardım eden sıfatıyla dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğuna ilişkin mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 02/12/ 2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.