1. Hukuk Dairesi 2021/2243 E. , 2021/4902 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları ..."un ..., ... ada ..., ... ada ... ve ... parsel sayılı taşınmazlarını oğlu ve gelini olan davalılara mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak temlik ettiğini ileri sürerek miras payları oranında iptal tescile karar verilmesini istemişler; yargılama sırasında davacılardan ... ve ..., davalarından feragat etmişlerdir.
Davalılar, taşınmazları bedellerini ödenerek satın aldıklarını, alım güçlerinin bulunduğunu, paylaştırma amacı ile temlik eden mirasbırakanın, davacılara da taşınır-taşınmaz mallar bıraktığını, diğer çocuklarının aksine mirasbırakana bakıp onu gözettiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, "Hâl böyle olunca, miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve hakların araştırılması, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgelerin mercilerinden getirtilmesi her bir mirasçıya nakledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınması önceden dinlenen tanıkların yeniden bilgisine başvurularak yukarıdaki ilkeler uyarınca inceleme yapılması ve varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturmayla yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde mahkemece, davacı ..."nın davası feragat nedeniyle eldeki esastan tefrik edilip başka esasa kaydedilmiş, diğer davacılar Ahmet ve Ayşe"nin davaları ise, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ..."un ... ada ... parsel sayılı taşınmazını 30.04.2010 (552 yev.), ... ada ... parsel sayılı taşınmazını 26.04.2012 tarihinde oğlu olan davalı ..."e; ... parsel sayılı taşınmazını 21.01.1991, ... ada ... parsel sayılı taşınmazını 30.04.2010 (551 yev.) tarihinde ..."in eşi olan diğer davalı ..."ya satış suretiyle temlik ettiği, ..."nın ... parsel sayılı taşınmazı 15.05.1996 tarihinde ..."e devrettiği, 1931 doğumlu mirasbırakanın 20.06.2012 tarihinde öldüğü, geriye mirasçıları olarak davacılar ile davalı ..."in kaldığı, mirasbırakanın geride 6 parça taşınmazının olduğu anlaşılmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki, Dairenin bozma ilamından sonra dosyaya getirtilen kayıtlardan mirasbırakan tarafından kızları olan davacılara herhangi bir taşınmaz temlikinin olmadığı, paylaştırma savunmasının kayden belirlenemediği anlaşılmaktadır.
Ne var ki, dosyaya ibraz edilen ve şahitler huzurunda düzenlenip, mirasbırakan ..."un tüm mirasçıların imzasını taşıyan 07.07.2013 tarihli "tutanak" başlıklı 5 maddeden oluşan belgede, mirasbırakandan kalan taşınır – taşınmaz malların paylaşımının yapıldığı, belge içeriğinde halihazırda davalılar adına kayıtlı bir kısım taşınmazlardan da söz edildiği görülmektedir.
Hal böyle olunca, tarafların isticvap edilerek anılan belgeye ilişkin beyanlarının alınması, geçerliliğinin tespiti halinde belge içeriğine göre araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere noksan soruşturma ile yetinilerek karar verilmiş olması isabetsizdir.
Davacı ... vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz eden davacıya geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.