Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/25877
Karar No: 2014/8742
Karar Tarihi: 06.05.2014

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/25877 Esas 2014/8742 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Konya 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık Resmi Belgede Sahtecilik ve Dolandırıcılık suçlamalarından yargılanmıştır. Mahkeme, sanığın suçlu olduğuna karar vermiş ancak hükümde bazı eksiklikler olduğu ve yasal hükümlerin yanlış uygulandığı tespit edilmiştir. Hükümdeki yanlışlıklar şöyle sıralanmıştır:
1. Senet metninde Türk Ticaret Kanunu'na uygun olarak yer alması gereken bilgilerin eksik olması nedeniyle sanığın suçunun özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden, resmi belgede sahtecilik suçlamasıyla mahkumiyet hükmü verilmesi.
2. Önceden oluşmuş bir borcun senetle ödenmesi durumunda bu eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturmayacağına dair Yargıtay kararlarına uygun olarak, sanığın senedi borç nedeniyle verip vermediğinin tespit edilmemiş olması nedeniyle dolandırıcılık suçlamasıyla mahkumiyet hükmü verilmesi.
3. Hak yoksunluğu cezasının sadece sanığın altsoyu ile sınırlandırılmaması ve Koşullu Salıverme kararı verilmeden uygulanması.
4. Birden fazla suçtan verilmiş hükümlerin tekerrür esasına göre uygulanması.
Kararda yer alan kanun maddeleri şunlardır: Türk Ticaret Kanunu,
11. Ceza Dairesi         2012/25877 E.  ,  2014/8742 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2010/93761
    MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 14/05/2009
    NUMARASI : 2007/444 (E) ve 2009/572 (K)
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık

    08.05.2007 tarihli iddianameye konu, “30.10.2005 tanzim tarihli ve 9.750 YTL. bedelli bonoda sahtecilik” suçundan açılmış dava ile ilgili mahallinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; ancak:
    1- Hükme esas alınan 28.02.2006 vade tarihli ve 2.700 YTL bedelli senet metninde, Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca bonoda bulunması zorunlu unsurlardan olan tanzim tarihi ve lehdar"ın gösterilmemiş olması karşısında, sanığın yasal unsurları tam olmayan senedi sahte düzenlemesi eyleminin "özel belgede sahtecilik" suçuna uyduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
    2- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 gün, 8/69 sayılı kararı ile buna uyumlu Daire kararlarında da açıklandığı üzere, önceden doğan bir borç nedeniyle sonradan senet düzenlenip verilmesi halinde, borç daha önce oluştuğundan senet ile arasında nedensellik bağı bulunmayacağı, bu nedenle hile unsuru olarak kabul edilemeyeceği katılanın aşamalardaki beyanlarında, sanık ile arasında değişik tarihlerde yağ alışverişi nedeniyle ticari ilişki bulunduğu, sanığa sattığı 300 teneke yağ karşılığında, sanık tarafından önce 2.700 YTL bedelli senedin, sonrasında ise borcun ödenmemesi üzerine bu kez 9.750 YTL bedelli bononun katılana verildiğini belirtmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi ve suçun unsurlarının tespiti amacıyla, katılanın bu hususta ayrıntılı beyanının alınarak, suça konu senetlerin önceden doğan bir borcun bakiyesi için verilip verilmediğinin tespit edilmesi, senetlerin önceden doğan borç nedeniyle verilmiş olmaları halinde "dolandırıcılık" suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    3- Her iki suçtan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK"nun 53/3. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yeralan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden, fıkranın tamamını kapsar biçimde yazılı şekilde karar verilmesi,
    4- Her iki suçtan kurulan hükümde, infazda karışıklığa neden olacak şekilde birden fazla hükümlülüğün tekerrüre esas alınmak suretiyle yazılı şekilde uygulama yapılması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.


















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi