11. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/6377 Karar No: 2021/5747 Karar Tarihi: 27.09.2021
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/6377 Esas 2021/5747 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir davada, ticari vekillikten kaynaklanan 10.000 TL alacak istemiyle ilgili verilen karar, davacı vekili tarafından istinaf edildi. Ancak istinaf istemi Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedildi. Temyiz istemi ise miktar yönünden reddedildi ve HMK'nın 362/1-a maddesi gereği, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000 TL'yi geçmeyen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alındı. Kararda ayrıca, HMK'nın 366. maddesi uyarınca kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerektiği belirtildi ve davacı vekilinin temyiz istemi miktar yönünden reddedildi. Kanun maddeleri ise şöyledir: HMK 362/1-a, HMK 366 ve HMK 372.
11. Hukuk Dairesi 2021/6377 E. , 2021/5747 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08.10.2020 tarih ve 2019/714 E- 2020/494 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nce verilen 01.06.2021 tarih ve 2021/105 E- 2021/716 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, ticari vekillikten kaynaklanan 10.000,00 TL alacak istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesiyle, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin olarak verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu miktar, karar tarihi olan 01.06.2021 tarihi itibariyle 78.630,00 TL’dir. Davacı tarafından temyize konu edilen miktarın 10.000,00 TL olduğu nazara alınarak anılan miktarın yukarıda yazılı madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK"nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin davaya ilişkin karara yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden REDDİNE, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.