Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3166
Karar No: 2021/1203
Karar Tarihi: 03.03.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2020/3166 Esas 2021/1203 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2020/3166 E.  ,  2021/1203 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ :TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, inançlı işlem iddiasının ispat edildiği, ne var ki TBK’nun 97. maddesi uyarınca davacının varsa ödemesi gereken bedelin tespit edilmesi ve mahkeme veznesine depo etmesi için önel verilmesi gerektiğinden bahisle istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nin 353/1.a.6 maddesi uyarınca hükmün kaldırılmasına, gerekli inceleme yapıldıktan sonra karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine HMK’nin 353/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine, verilen kararın kesin olduğundan bahisle 6100 sayılı HMK’nin 366/1. maddesi yollamasıyla 346/1. maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin reddedilmesine ilişkin olarak Bölge Adliye Mahkemesince verilen 22.09.2020 tarihli ek karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı, 2006 yılında satın alarak aile ile birlikte o tarihten beri ikamet ettiği dava konusu 3346 ada 6 sayılı parseldeki B blok 2. kat 5 no’lu bağımsız bölümünü, ekonomik sıkıntı çektiği bir dönemde uygun faizli konut kredisi kullanabilmek amacıyla davalı arkadaşı ...’a 07.07.2011 tarihinde satış göstererek devrettiğini, kullanılan konut kredisinin ( 56.500,00 TL ) kendisine verildiğini, kredi taksitlerini her ay düzenli olarak ödediğini, buna rağmen davalının gönderdiği ihtarname ile meskenden tahliyesini istediğini, davalıya yapılan devrin muvazaalı olduğunu, aralarındaki güvene dayalı yapıldığını, davalının ise aralarındaki anlaşmaya aykırı hareket ettiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı, çekişmeli bağımsız bölümü bedeli karşılığında satın aldığını, iddia edildiği gibi davacı ile aralarında inançlı bir işlem bulunmadığını, aksinin yazılı delil ile kanıtlanması gerektiğini, davacı tarafından hesabına yapılan ödemelerin farklı bir borçtan kaynaklandığını bildirip, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, taraflar arasında inançlı bir işlem yapıldığı kabul edilse dahi, davacı tarafın inanç sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmeden dava açtığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, inançlı işlem iddiasının ispat edildiği, ne var ki TBK’nun 97. maddesi uyarınca davacının varsa ödemesi gereken bedelin tespit edilmesi ve mahkeme veznesine depo etmesi için önel verilmesi gerektiğinden bahisle istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nin 353/1.a.6 maddesi uyarınca hükmün kaldırılmasına, gerekli inceleme yapıldıktan sonra karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine HMK’nin 353/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine, bölge adliye mahkemesi tarafından 22.09.2020 tarihli ek karar ile, verilen kararın kesin olduğundan bahisle 6100 sayılı HMK’nin 366/1. maddesi yollamasıyla 346/1. maddesi uyarınca temyiz dilekçesi reddedilmiş, süresi içerisinde ek karara karşı temyize gelinmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, davalı tarafın yaptığı temyiz başvurusunun reddine ilişkin 22.09.2020 tarihli ek kararın yerinde olup olmadığı, bir başka ifade ile bölge adliye mahkemesi kararının kesin nitelik taşıyıp taşımadığıdır.
    6100 sayılı HMK’nin 353/1.a maddesinde; ‘’ (1) Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa; a) Aşağıdaki durumlarda bölge adliye mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir: ‘’ ve 28.07.2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Yasanın 35. maddesi ile değiştirilen 353/1.a.6 maddesinde; ‘’ Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması. ‘’ düzenlemelerine yer verilmiştir.
    Eldeki davada, bölge adliye mahkemesince, taraflar arasındaki inançlı işlem iddiasının kanıtlandığı, ne var ki taraflar arasındaki borç miktarının ne olduğu, davacının davalıya ne kadar ödeme yaptığı, taşınmazın iade koşulunun oluşup oluşmadığı, 6098 sayılı TBK’nin 97. maddesi uyarınca varsa tespit edilen bakiye borcun mahkeme veznesine depo etmesi için davacıya önel verilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş olup, gönderme kararının yasal dayanağı HMK’nin 353/1.a.6. maddesi yapılmıştır.
    HMK’nin 353/1.a.6. maddesi ile, ilk derece mahkemesince, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması halinde, esasa ilişkin inceleme yapılmadan kararın kaldırılmasına kesin olarak karar verileceği düzenlenmiştir.
    Oysa, davacı tarafın dava dilekçesinde; ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/563 esas ve 2013/187 esas sayılı dosyaları, ödemelere ilişkin banka kayıtları, krediye ilişkin kayıtlar, tanık, yemin, keşif, bilirkişi delillerine dayandığı, 26.01.2016 tarihli dilekçesiyle de tanık listesini sunduğu, anılan dava dosyalarının mahkemesinden celp edildiği, aynı nedenle taraflar arasında görülen, ancak açılmamış sayılmasına karar verilen 2013/187 esas sayılı dava dosyası içerisinde tapu kayıtları, banka kayıtları gibi delillerin toplandığı, eldeki davada ise; krediye ilişkin kayıtların, ödeme belgelerinin, tapu kayıtlarının ilgili yerlerden celp edildiği, yeminin icra edildiği, keşif yapılıp değere ilişkin rapor alındığı görülmüştür.
    Davalı tarafından da davacı ile aynı ve ondan farklı delillere dayanıldığı, bir kısım belgelerini ibraz ettiği, diğer delillerinin de toplandığı anlaşılmıştır.
    Kaldı ki, bölge adliye mahkemesi tarafından da taraflar arasındaki esas uyuşmazlık olan inançlı işlem iddiasının toplanan deliller ile çözüldüğünün belirtildiği, ancak 6098 sayılı TBK’nin 97. maddesi hükmünün uygulanması gerektiğinden bahisle kaldırma kararı verildiği, bir başka ifadeyle, kaldırma gerekçesinin uyuşmazlığın tali unsuruna ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
    Bilindiği üzere, HMK’nin 369/1. maddesinde; ‘’ (1) Yargıtay, tarafların ileri sürdükleri temyiz sebepleriyle bağlı olmayıp, kanunun açık hükmüne aykırı gördüğü diğer hususları da inceleyebilir. ‘’ hükmüne yer verilmiştir.
    Bölge adliye mahkemesi tarafından tutunulan HMK 353/1.a maddesi gereğince verilen kararın kesin olabilmesi için, altı bent halinde sayılan durumlardan birinin eldeki davada bulunması gerektiği kuşkusuzdur. Yukarıda açıklandığı üzere, eldeki davada HMK’nin 353/1.a.6 maddesinin uygulanmasına olanak bulunmamaktadır.
    O halde, uyuşmazlığın çözümünde etkili olan delillerin toplandığı ve değerlendirildiği gözetilerek ikinci adım mahiyetindeki TBK’nin 97. maddesinin uygulanması değerlendirilerek bir sonuca gidilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile HMK’nin 353/1.a.6 maddesine aykırılık gerekçe gösterilerek hükmün ortadan kaldırılmasına HMK’nin 353/1.a maddesi uyarınca kesin olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Davalı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile; Bölge Adliye Mahkemesinin 22.09.2020 tarihli ek kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371/1-a maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 09.07.2020 tarih ve 2020/394 esas 2020/757 sayılı kararının BOZULMASINA, HMK’nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi