Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7928
Karar No: 2019/4449
Karar Tarihi: 18.02.2019

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/7928 Esas 2019/4449 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2018/7928 E.  ,  2019/4449 K.

    "İçtihat Metni"



    Milli Savunma Bakanlığının 27/01/2017 tarihli, MÜS. YRD.: 51393309- 9010 - 796 - 16/As.Adlt. ve Kan.Gn.Md.As.Adlt.Czev. ve Müt.D.Rap.Tet. ve işi.Ş.(31-56-16) sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki soruşturma dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 12/11/2018 gün ve 2018/23925 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    “Milli Savunma Bakanlığının 27.01.2017 tarihli, ...YRD.: 51393309-9010-796-16/As.Adlt. ve Kan.Gn.Md.As.Adlt.Czev. ve Müt.D.Rap.Tet. ve işi.Ş.(31-56-16) sayılı “Kanun Yararına Bozma istemi" konulu yazısında aynen:
    “1. Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığının "J.Mu.Er ..."ın ölümü olayı" hakkındaki 2014/776 esas sayılı soruşturma dosyası incelenmiştir.
    2. ilgi (a) ile; Seferihisar Jandarma Muhabere Eğitim Tabur Komutanlığı emrinde görevli müteveffa J.Mu.Er ..."ın, 28.10.2014 tarihinde 21:00-24:00 saatleri arası doğu nizamiye alt kapı nöbet kulübesi nöbetçisi olduğu esnada saat 22:20 sularında ateşli silahla yaralanmaya bağlı ölüm olayı ile ilgili olarak tanık ifadeleri, otopsi raporu, olay yeri görüntüleri, uzmanlık ve bilirkişi raporları, fotoğraflar ve dosyadaki tüm deliller kapsamında yapılan soruşturma sonucunda, olayın intihar olduğu ve müteveffanın ölümünde herhangi bir şahsın kusur, kasıt, ihmal ya da taksirinin bulunmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.
    3. İşbu karara müteveffanın yasal yakınlarının vekili tarafından ilgi (b) ile; müteveffanın personel bilgi formunda "ailesinde ve yakın akrabalarında intihar ya da intihara teşebbüs eden var mı?" şeklinde sorulan soruya "evet" şeklinde; "geleceğe ait beklentileriniz" şeklindeki soruya "yok" şeklinde cevap vermesi sonrası, 25.12.2013 tarihinde RDM görüşmesi yapıldığını ve bu görüşmeden sonra "sorunsuz göreve sevk" kararının alınmış olması ve RDM takibinin daha sonrası için yapılmamış olmasının; yine müteveffanın kişilik yapısını zorlayacak derecede nöbet yüklenmiş olmasının müteveffayı intihara sürükleyen nedenler olduğu belirtilerek ilgi (a) karara itiraz edilmiştir.
    4. İtiraz üzerine ilgi (c) ile;
    Müteveffanın sosyal medya paylaşımlarından intihara meyilli bir kişilik yapısının bulunduğu, personel bilgi formunun "ailesinde ve yakın akrabalarında intihar ya da intihara teşebbüs eden var mı" şeklindeki sorusuna "evet" şeklinde cevap vermiş, "geleceğe ait beklentileriniz" sorusuna karşı "yok" şeklinde yanıt verdiğinin, ayrıca vücudunda sigara söndürme izinin bulunması ve bunun psikolog Özgün OYGUR tarafından şerh edildiği, bunun üzerine 25.12.2013 tarihinde RDM görüşmesi yapıldığı, görüşme neticesinde müteveffanın herhangi bir psikolojik rahatsızlığından bahsetmediği gibi psikolojik bir rahatsızlığının tespit edilemediğinden "sorunsuz göreve sevk" kararı alındığı, daha sonra askerliği süresinde RDM takibini gerektirecek bir rahatsızlığının bulunmadığı ya da içine kapanık yapısı nedeniyle tespit edilemediği;
    Müteveffaya yönelik kişilik yapısını zorlayacak derecede nöbet yüklenmesi itirazına karşılık bilirkişi mütalaasında; bir askere yasal mevzuat çerçevesinde günde en fazla 8 saat nöbet tutturulabileceği, müteveffanın Ekim ayı içerisinde 3 defa günde 6 saat nöbet tuttuğu, diğer günlerde 2 saat, 3 saat ya da bazı günlerde hiç nöbet tutmadığını tespit ettiğini, bölüğündeki 2-5 asker hariç diğer askerlere nazaran daha az nöbet tuttuğunu tespit ettiğini, hangi askerin günde kaç saat nöbet tutacağı hususunun yasal mevzuat çerçevesinde bölük komutanının inisiyatifinde olduğunu, sonuç olarak müteveffaya nöbete ilişkin mevzuata aykırı nöbet planlanmadığını ve tutturulmadığının belirtildiğinin.." şeklinde belirtilerek, esasa ve itiraz edilen hususlara ilişkin bir değerlendirme yapılmadan; 211 sayılı TSK İç Hizmet Kanununun Ek 2"nci maddesi uyarınca müteveffanın kanuni yakınlarının ifadesinin yasal vekilleri olmadan alınması gerekçesiyle usulü yönden eksiklik olan soruşturmanın genişletilmesine şeklinde karar verilmiştir.
    5. Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığının 09.03.2016 tarihli, 2014/776 sayılı yazısı ile; ilgi (a) kararda usulü bir eksiklik bulunmadığı belirtilerek; kanun yararına bozma yoluna gidilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
    6. Dosyanın incelenmesinde, 211 sayılı TSK İç Hizmet Kanununa 6586 sayılı Kanunu 37"nci maddesi ile eklenen Ek-2"nci maddesinin yürürlük tarihi, 6586 sayılı kanununun 111 "inci maddesi uyarınca resmi gazetede yayınlandığı 03.02.2015 tarihi olduğu, müteveffanın yakınlarının ifadesinin alındığı 29.01.2015 tarihinde böyle bir yasal düzenlemenin mevcut olmadığı, bu haliyle, müteveffanın ölüm olayı soruşturması kapsamında müteveffanın yakınlarının yasal vekil olmadan ifadesinin alınmasında kanuna aykırılık bulunmadığından, askerî savcılık tarafından bütün yönleriyle etkin bir soruşturma yapılıp yapılmadığı, müteveffanın ölümünde herhangi bir şahsın ihmal, kast ya da taksirinin bulunup bulunmadığı yönünden esastan bir değerlendirme yapılmadan usulü eksiklik gerekçesiyle soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesinin hukuka aykırılık oluşturduğu değerlendirilmiştir.
    7. Bu nedenle, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Hava Eğitim Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 01 Mart 2016 tarihli, 2016/41 Müt. sayılı müteferrik kararının bozulması için 353 sayılı Kanun’un 243’üncü maddesi gereğince Askerî Yargıtay Başkanlığına başvurulması...." istenilmekle;
    25.08.2017 tarihli 30165 Sayılı Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 36.maddesinde belirtilen "Kaldırılan Askeri Yargı mercilerinde görülmekte olan, dosyalardan Askeri Yargıtayda olanlar... Yargıtay"a gönderilir" hükmü uyarınca anılan Bakanlık istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ olunur.” gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
    Somut uyuşmazlıkta 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi kapsamında aleyhine kanun yararına bozma yoluna başvurulabilecek nitelikte bir karar bulunmadığı anlaşılmakla,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 18/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi