10. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2347 Karar No: 2017/3988 Karar Tarihi: 09.05.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/2347 Esas 2017/3988 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2017/2347 E. , 2017/3988 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen kararın temyiz incelemesinin de Dairemizin işbölümü alanı içerisinde yer almadığı belirgin ise de dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu tarafından gönderilmiş olması ve 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinin 3. Fıkrasındaki, Kurul tarafından yapılan ön inceleme sonucunda verilen işbölümüne ilişkin kararın kesin olduğu yönündeki düzenleme karşısında Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun, katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2015 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 2.080,00 TL olarak değiştirmiştir. Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi; tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesi hükmü gereğidir. Somut olayda, davacı kurum avukatının temyiz istemi bakımından temyize konu toplam tutarın 1.972,84 TL olduğu dikkate alındığında,yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğundan, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibariyle mümkün değildir. Hal böyle olunca, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibariyle, kesinliği nedeniyle reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 09.05.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.