17. Hukuk Dairesi 2016/10421 E. , 2017/4604 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ...plakalı aracının davalı şirkete kaskolu olduğunu, 24/08/2013 tarihinde başka bir araç ile karıştığı trafik kazasında ağır hasar aldığını, hasarın ödenmesi için davalı şirkete 26/08/2013 tarihinde başvurulduğunu, davalı ... şirketi nezdinde açılan hasar dosyasından ve yapılan eksper incelemesinden sonra davalı tarafça ödeme yapılmayacağının müvekkiline bildirildiğini, kazadan hemen sonra kasko bedelinin ödenmesi için iki gün içinde davalı şirkete ihbarda bulunan müvekkilinin davalı şirketin ödeme yapmasını beklerken aracın kazalı olduğu için uzun süre aracını kullanamadığını ve araç kiralamak zorunda kaldığını ve bu kiralama için 500,00 Euro bedel ödediğini, müvekkilinin kazadan sonra aracını tamir için tamire verdiğini ve parça bedelleri ve işçilik de dahil olmak üzere aracın tamiri için toplam 21.276,24 TL ödediğini, davalı şirketin ödemekle yükümlü olduğu bu bedelin ve poliçeye göre de ödemekle yükümlü olduğu aracın hasara uğraması durumunda 7 gün boyunca karşılamakla yükümlü olduğu ikame araç bedeli olan 350,00 Euro"u davalı şirketten talep ettiklerini, bu nedenlerle her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla araç hasar bedeli olan 21.276,24 TL hasar bedelinin 04/09/2013 (temerrüt tarihi) tarihinden işleyecek avans faizi ile, 7 günlük araç kiralama bedeli olan 962,50 TL (7 günlük araç kiralama bedelinin ödeme günü olan 30/09/2013 tarihindeki TL karşılığının) 30/09/2013 (ödeme günü) tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde; kasko genel şartnamesinde ve poliçesinde yazılı yükümlülüklerini yerine getirmeyen davacının davaya konu ettiği hasarın, ... teminatı kapsamında olmadığını, davacı araç malikinin oğlu sürücü ... Karakaya"nın sigortalı aracı davacının bilgi ve iradesi dışında ve alkollü olarak kullandığını, kaza yapınca kaza mahallini terkle delilleri tahrif ettiğini, gerçekte sürücünün alkollü olduğu için alkol ölçümü yapılamaması bakımından kaza yerinden kaçtığını ve artık alkolün ölçülemeyeceği kadar zaman geçtikten sonra ortaya çıktığını, güvenli sürüş yeteneğini kaybeden sürücünün sebep olduğu hasarın müvekkilinden talep edilemeyeceğini, ikame araç talep etmeyen ve müvekkili ... tarafından temin edilmeyen bir araca ödendiği ileri sürülen kira bedelinin talep edilmesinin de yersiz olduğunu, davacı ve sürücünün gerçeğe aykırı beyanlarla ... teminatından yararlanmak istediklerinden bu kötü niyetli eylemlerin hukuken korunamaz olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının talep ettiği tutarların fahiş olduğunu, davacının delillerine karşı yeni delil bildirme haklarının saklı tutularak davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini belirtmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, tüm bilgi ve belgeler, ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulü ile 20948,14 TL araç hasar bedelinin 04.09.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 420 TL araç kiralama bedelinin de dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş söz konusu hüküm davalı ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan araç hasar bedeli ve araç kiralama bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
01.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren Kasko Genel Şartlar A.5.10. Maddesi “Zorunlu haler(tedavi ve yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeni ile uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bentlerindeki ihlaller nedeni ile sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması” teminat dışı hal olarak düzenlenmiştir. Davacı ile davalı arasında 21.06.2013-21.06.2014 tarihleri arasında geçerli kasko sözleşmesi imzalandığı, davaya konu kazanında kasko geçerlilik kapsamında 24.08.2013 tarihinde meydana geldiği anlaşılmıştır. Somut olayda davacı vekili aracı kullanan davacının oğlu dava dışı ..."nın korku ve panikle olay yerinden ayrılmak zorunda kaldığını,araç üzerinde anahtarını ve kimliklerini bıraktığını, olay yerinden 100-150 metre uzaklıktaki lastikçi işletmesine girdiğini ileri sürmüş, alkollü olduğu iddialarını kabul etmemiştir. Sigortalı davacının sürücüsünün olay saatinden 10 saat 50 dakika sonra yapılan muayenesinde de de alkolsüz olduğu, söz konusu 0 promil değerinin değerinin kişinin olay anındaki alkol durumunu göstermeyeceği, alkolün vücuttan atılarak sıfır düzeyine inmesinden mi kişinin alkolsüz olmasından mı kaynaklandığı tespit edilememiştir.
Davacının aracını kullanan sürücünün beyanları dikkate alınarak mahkemece davacının sürücüsünün olay yerinden ayrılmasının kasko genel şartları kapsamında teminat dışı olup olmadığı hususunun değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak hüküm verilmesi doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalıya geri verilmesine, 26/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.