23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/9130 Karar No: 2016/8045 Karar Tarihi: 21.06.2016
Dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/9130 Esas 2016/8045 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın satış temsilcisi olarak çalıştığı işyerinden katılımcının nüfus cüzdanı fotokopisini kullanarak sahte abonelik sözleşmesi tanzim edip hat açtırdığı ve kullanımdan kaynaklanan borcu ödeyerek katılımcının icra takibine düşmesine neden olduğu iddia edilmiştir. Mahkeme, sanığın eyleminin TCK'nın 158/1-d maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğunu belirtmiş ve irtibatlı olan suçlarla ilgili olarak görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bu nedenle, sanık beraat ettiği dolandırıcılık suçundan, özel belgede sahtecilik suçundan 6.000 TL adli para cezası almıştır. Kararda geçen kanun maddeleri ise TCK'nın 207/1, 62, 52, 50 ve 158/1-d maddeleridir.
23. Ceza Dairesi 2015/9130 E. , 2016/8045 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Dolandırıcılık suçundan beraat; özel belgede sahtecilik suçundan; TCK"nın 207/1, 62, 52, 50 maddeleri uyarınca 6.000 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, satış temsilcisi olarak çalıştığı işyerinden, katılanın nüfus cüzdanı fotokopisini ve kimlik bilgilerini kullanarak sahte abonelik sözleşmesi tanzim edip hat açtırdığı ve kullanımdan kaynaklanan borcu ödemeyerek katılanın icra takibine düşmesine neden olduğu, böylelikle dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan olayda, nüfus idaresinin maddi varlığı olan nüfus cüzdanını kullanarak hat çıkardığının iddia olunması karşısında; eyleminin TCK’nın 158/1-d maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek irtibatlı olan her iki suçla ilgili olarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.