3. Hukuk Dairesi 2020/9547 E. , 2021/8856 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; 2013 yılı başlarında hamile kaldığını, hamileliği süresince kontrollerini davalı şirkete ait hastanede görev yapmakta olan davalı doktora yaptırdığını, davalı doktorun 32. haftaya gelindiğinde bebeğin anne karnında beslenemediği gerekçesiyle doğumun yaptırılması gerektiğini söylediğini, kısa bir süre sonra da doğumun gerçekleştirildiğini, ancak doğumdan sonra bebeğin kalp rahatsızlığının bulunduğunu ve bu rahatsızlığın bebek anne karnındayken de mevcut olduğunu öğrendiklerini, davalı doktorun gerekli özen ve dikkati göstermiş olsaydı bu rahatsızlığın anne karnında tespit edilerek teknik açıdan yeterli bir hastanede doğumun gerçekleştirilebileceğini ve bu kadar ağır sonuçlara neden olunmayacağını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000 TL maddi ve 100.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemişlerdir.
İlk derece mahkemesince; davalı hastane ile davalı doktorun kusurlu olmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. Maddesinde; ""Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur."" düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda; davanın ret sebebi her iki davalı yönünden aynı olduğundan, belirtilen düzenleme uyarınca ilk derece mahkemesince; davalılar yararına ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmiş olması, doğru olmayıp, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK"nın 370/2. maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesinin hüküm fıkrasının (5) ve (6) nolu bentleri çıkartılarak yerine "5- Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat davası yönünden 1.000 TL vekâlet ücreti ile manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 10/3. maddesi gereğince hesaplanan 1.362 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine," bendinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 22/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.