Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9122
Karar No: 2015/10156
Karar Tarihi: 12.05.2015

Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2015/9122 Esas 2015/10156 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstanbul 2. Çocuk Mahkemesi'nin 26/02/2009 tarihli hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarına dair verdiği karar incelendi. Mala zarar verme suçundan doğrudan hüküm olunan adli para cezalarının temyizi mümkün olmadığı belirtildi. Hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerde ise hukuki hatalar tespit edildiği belirtildi. Suça sürüklenen çocukların adli sicil kayıtlarına göre kasıtlı suçtan mahkumiyetleri bulunmadığına dikkat çekilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi. 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca avukat görevlendirildiği için ödenen avukatlık ücretinin suça sürüklenen çocuklara yükletilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtildi. Suç tarihinde 12-15 yaş aralığında olan suça sürüklenen çocuklar hakkında uzman hekim raporu alınması gerektiği vurgulandı. Suç tarihini kapsayacak şekilde yapılmayan yetersiz raporun yeterli olmadığı ifade edildi. Onsekiz yaşını tamamlamamış olan Ö.C. hakkında kapalı duruşma yapılması gerektiği, ancak açık duruşma yapıldığı belirtildi. Kararda
2. Ceza Dairesi         2015/9122 E.  ,  2015/10156 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 2 - 2015/80922
    MAHKEMESİ : İstanbul 2. Çocuk Mahkemesi
    TARİHİ : 26/02/2009
    NUMARASI : 2006/1182 (E) ve 2009/83 (K)
    SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarına yönelik olduğu ve suça sürüklenen çocuklar lehine hükmü temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede;
    I- Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezalarının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
    II- Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1-Hırsızlık suçundan hüküm kurulurken cezadan indirim yapılmasını gerektiren teşebbüs hükümlerine ilişkin TCK"nın 35. maddesinin, suçun geceleyin işlenmesi nedeniyle cezada artırım yapılmasına ilişkin aynı Yasa"nın 143. maddesinden sonra uygulanması gerektiği gözetilmeyerek TCK"nın 61. maddesine aykırı davranılması,
    2- Suça sürüklenen çocukların, suç tarihinde gece vakti gerçekleştirdikleri hırsızlık eyleminden dolayı temel ceza asgari hadden tayin edilmesine karşılık, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeden geceleyin gerçekleştirilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 143/1. maddesi uyarınca en üst hadden artırım yapılması ve eylemin teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle aynı Yasa"nın 35. maddesi uyarınca asgari hadden indirim yapılması,
    3- İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerde eylemin birden fazla kişiyle işlendiğinin oluşa uygun şekilde kabul edilmesine karşın TCK"nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4- İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçununun oluştuğu oluşa uygun şekilde kabul edildiği halde uygulama maddesi olarak TCK"nın 116/1-4 olarak gösterilmesi,
    5- Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçununa ilişkin olarak eylemin teşebbüs aşamasında kaldığından oluşan bir zarar bulunmadığı, işyeri dokunulmazlığını bozma suçunun ise zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı ve suça sürüklenen çocukların adli sicil kayıtlarına göre kasıtlı suçtan mahkumiyetlerinin bulunmadığı dikkate alınarak, 08/02/2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun"un 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesi uyarınca bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanun"un 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    6- Suça sürüklenen çocuklar müdafiinin 26/02/2009 tarihli celsedeki lehe olan yasa hükümlerinin uygulanmasına ilişkin talebinin, 5237 sayılı TCK"nın 62. maddesinde düzenlenen takdiri indirim sebebini de kapsamasına karşın bu konuda olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmemesi,
    7- 5271 sayılı CMK"nın 150/3. maddesi uyarınca, mahkemesince Baroya yazı yazılarak suça sürüklenen çocukları savunmak üzere bir avukatın görevlendirilmesi nedeniyle, zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali olanaklardan yoksun olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuklara, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olarak yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
    8- Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk Ö.. C.."un, 5237 sayılı TCK"nın 31/2 maddesi uyarınca hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarına ilişkin olarak işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda suçu ve suç tarihini kapsayacak şekilde usulüne uygun uzman hekim raporu alınması gerektiği gözetilmeden alınan yetersiz raporla yetinilmesi,
    9- Onsekiz yaşını tamamlamamış olan suça sürüklenen çocuk Ö.. C.. hakkında hükmün verildiği 26/02/2009 tarihli oturumun kapalı yapılması gerektiği gözetilmeden açık duruşma yapılarak ve hükmün açık tefhim edilerek 5271 sayılı CMK"nın 185. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 12/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi