21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/4702 Karar No: 2007/1775 Karar Tarihi: 12.02.2007
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/4702 Esas 2007/1775 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/4702 E. , 2007/1775 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Bursa 3. İş Mahkemesi Tarih : 8.2.2006 No : 478-188
Davacılar murisinin davalı işveren nezdinde 1.8.2001-31.3.2003 tarihleri arası çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılardan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, 01.08.2001-31.03.2003 tarihleri arasında davacıların miras bırakanı H.D.’ın davalıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma kayıt ve tescil edilmeyen çalışmalarının tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece, istek tanık sözlerine dayanılarak aynen hüküm altına alınmıştır. Oysa, ifadeleri hükme dayanak alınan tanıklar davacıların miras bırakanı ile birlikte çalışan ve kayıtlara geçmiş kişiler olmadığı gibi, aynı çevrede benzer işi yapan başka işverenlerin çalıştırdığı ve bordrolara geçmiş kimseler de değildir.Gerçekten mahkemece dinlenilen tanıklar komşu işyeri sahibi olduklarını bildirmişlerse de bu anlatım resmi belgelerle doğrulanmamıştır. Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez. Yapılacak iş, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde tutularak davacıların miras bırakanı ile aynı tarihte birlikte çalışan ve Sosyal Sigortalar Kurumu’na verilen dönem bordrolarında kayıtlı tanıklar belirlenerek, bu tanıkların bilgilerine başvurmak ve gerektiğinde, davacıların tesbitini istediği 01.08.2001-31.03.2003 tarihleri arasında davacıların miras bırakanının çalıştığını iddia ettikleri işyerine komşu olan işyerlerini belediye, emniyet veya jandarma vasıtasıyla saptamak, saptanan bu işyerlerinin kayıtlarına geçmiş kişileri, başka bir anlatımla, Bağ-Kur’da, Sosyal Sigortalar Kurumu’nda veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında kayıtları olan komşu işyeri veya benzer işi yapan işyeri sahiplerinin veya çalışanlarının bilgilerine başvurulmak ve olabildiğince delilleri toplayıp, bunları birlikte değerlendirerek sonucuna göre karar vermektir. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.06.1999 gün ve 1999/21-510-527 sayılı, 30.06.1999 gün ve 1999/21-549-555 sayılı, 05.02.2003 gün ve 2004/21-35-64 sayılı, 15.10.2003 gün ve 2003/21-634-572 sayılı kararları da aynı yöndedir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.