Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/11268
Karar No: 2014/1738
Karar Tarihi: 17.03.2014

1 Sanıklar - ve hakkında; - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2011/11268 Esas 2014/1738 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2011/11268 E.  ,  2014/1738 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suçlar : 1) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında;
    a) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma
    b) Örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma
    2) Diğer sanıklar hakkında;
    a) Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma
    b) Örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    A) Sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyiz isteklerinin incelenmesi:
    Sanıkların yüzlerine karşı verilen hükümlerin, sanık ... tarafından 10.02.2010, sanık ... tarafından 29.04.2010 tarihlerinde süresinden sonra temyiz edildiği anlaşıldığından, sanıkların temyiz isteklerinin CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    B) Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma; sanıklar ..., ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    Hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS"ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneklerinde; sanık ..."ın 24.08.2012, sanık ..."nin 12.12.2010, sanık ..."nin 12.10.2011 ve sanık ..."nın 03.04.2013 tarihlerinde öldüklerinin anlaşılması karşısında, sanıkların ölüp ölmediklerinin Mahkemece araştırılarak, ölmüş olduklarının tespiti halinde haklarındaki kamu davalarının 5237 sayılı TCK"nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı, sanıklar ... ve...müdafileri ile sanıklar ... ve ..."nin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA,
    C) Sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinde düzenlenen “Suç işlemek için örgüt kurma” suçunun işlendiğinin ve örgütün varlığının kabul edilebilmesi için; üye sayısının en az üç kişi olması, üyeler arasında soyut bir birleşme değil gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişkinin bulunması, suç işlenmese bile suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşmenin olması, niteliği itibariyle devamlılık göstermesi gereklidir. Örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından, amaçlanan suçları işlemeye elverişli olması da aranmalıdır. Örgüt yapılanmasında işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur itibariyle somutlaştırılması mümkün, ancak zorunlu değildir. Soyut olarak sanık sayısının üç kişiden fazla olması örgütün varlığının kabulü için yeterli olmayıp bu durumda iştirak ilişkisinden söz edilebilir.
    Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgütün faaliyeti çerçevesinde suç işleyen kişi, hem işlediği suçtan hem de örgüte üye olmak suçundan ayrı ayrı cezalandırılır.
    Somut olayda; örgüt oluşturmak için sayısal yeterliliğin bulunduğu anlaşılmakta ise de; failler arasında hiyerarşik ilişki saptanamamıştır.
    Açıklanan durum karşısında, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinin ve buna bağlı olarak aynı Kanunun 188/5. maddesinin uygulanmasının koşullarının bulunmadığı gözetilmeden;
    a) Sanıklar hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
    b) Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı sanıkların cezasının TCK’nın 188. maddesinin 5. fıkrası uyarınca artırılması,
    c) Sanıkların atılı suçu, bir suç işleme kararının icrası kapsamında ve değişik zamanlarda birden fazla işlemeleri nedeniyle zincirleme suçun oluştuğu anlaşıldığından; sanıklar hakkında hükmolunan cezaların TCK’nın 43. maddesi uyarınca artırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    d) Adli para cezalarının; 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    e) 5237 sayılı TCK’nın 5 ve 53. maddeleri ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un geçici 1. maddesi hükmü gereğince, sanık ... hakkında 2918 sayılı Yasa’nın 119. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmaması,
    Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı, sanık ... müdafii ile sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
    D) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tiplerinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinde düzenlenen “Suç işlemek için örgüt kurmak” suçunun işlendiğinin ve örgütün varlığının kabul edilebilmesi için; üye sayısının en az üç kişi olması, üyeler arasında soyut bir birleşme değil gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişkinin bulunması, suç işlenmese bile suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşmenin olması, niteliği itibariyle devamlılık göstermesi gereklidir. Örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından, amaçlanan suçları işlemeye elverişli olması da aranmalıdır. Örgüt yapılanmasında işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur itibariyle somutlaştırılması mümkün, ancak zorunlu değildir. Soyut olarak sanık sayısının üç kişiden fazla olması örgütün varlığının kabulü için yeterli olmayıp bu durumda iştirak ilişkisinden söz edilebilir.
    Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgütün faaliyeti çerçevesinde suç işleyen kişi, hem işlediği suçtan hem de örgüte üye olmak suçundan ayrı ayrı cezalandırılır.
    Somut olayda; örgüt oluşturmak için sayısal yeterliliğin bulunduğu anlaşılmakta ise de; failler arasında hiyerarşik ilişki saptanamamıştır.
    Açıklanan durum karşısında, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 220. maddesinin ve buna bağlı olarak aynı Kanunun 188/5. maddesinin uygulanmasının koşullarının bulunmadığı gözetilmeden;
    a) Sanıklar hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
    b) Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı sanıkların cezasının TCK’nın 188. maddesinin 5. fıkrası uyarınca artırılması,
    c) Adli para cezalarının; 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    d) 5237 sayılı TCK’nın 5 ve 53. maddeleri ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un geçici 1. maddesi hükmü gereğince, sanık ... hakkında 2918 sayılı Yasa’nın 119. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmaması,
    Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı, sanık ... müdafii ile sanıklar ...ve ..."nin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, bozma nedenine göre; suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine ilişkin temyiz isteklerinin reddine karar verilen diğer sanıklar ... ve ..."nın da bozmadan yararlandırılmalarına, sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlerin kesinleştirilerek infaza verildiği anlaşıldığından, hükümlerin İNFAZININ DURDURULMASINA, sanıklar ... ve ..."nın başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadıkları takdirde serbest bırakılmalarının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı"na yazı yazılmasına,
    E) Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    1- Sanığın savunmalarının aksine, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu amaçla kurulmuş örgüte üye olma, örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarını işlediğine ilişkin yeterli delil bulunmadığı, diğer sanıklar ile arasında hiyerarşik ilişki saptanamadığı gibi eylemlerinin devamlılık göstermediği, 02.03.2006 tarihinde net 1571 gram esrarı naklederken yakalanan sanığın, bu olay nedeni ile 03.03.2006 tarihinde tutuklanarak ...Ağır Ceza Mahkemesi"nde yargılandığı, 03.10.2006 tarihli ve 2006/196 esas ve 2006/254 karar sayılı karar ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan cezalandırılmasına karar verildiği ve sanık tarafından temyiz edilen kararın Dairemizin 06.12.2011 tarihli, 2008/10305 esas ve 2011/58239 karar sayılı ilamıyla düzeltilerek onandığı anlaşılmakla;
    a) Sanığın suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
    b) Sanık hakkında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan önceden verilmiş bir hüküm bulunması nedeniyle, davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    c) Adli para cezasının; 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    2- Hükmün esasını oluşturan kısa kararın (3) numaralı bendinde sanığın suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan mahkûmiyetine karar verildiği, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (2) ve (3) numaralı bendlerinde ise iki defa aynı suçtan mahkûmiyetine karar verilmesi suretiyle hükmün karıştırılması,
    3- Hükmün esasını oluşturan kısa kararda, sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan herhangi bir karar verilmediği halde, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi suretiyle hükmün karıştırılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, hükmün kesinleştirilerek infaza verildiği anlaşıldığından, sanık ... hakkındaki hükmün İNFAZININ DURDURULMASINA, sanığın başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı"na yazı yazılmasına,
    F) Sanıklar... ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    1- Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanıkların savunmalarının aksine, suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarını işlediklerine, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgileri bulunduğuna veya diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmeleri dışında, kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gibi telefon konuşmalarında geçen maddelerin elde edilmemesi nedeniyle uyuşturucu ya da uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği de gözetilmeden, sanıkların her iki suçtan beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
    2- Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nın 5 ve 53. maddeleri ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un geçici 1. maddesi hükmü gereğince, sanıklar ... ve ... hakkında 2918 sayılı Yasa’nın 119. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmaması,
    Yasaya aykırı, sanıklar ... ve ...müdafileri, sanık ... ve müdafii ile sanıklar ... ve ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
    G) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    1- Sanıkların, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu amaçla kurulmuş örgüte üye olma, örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarını işlediklerine, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgileri bulunduğuna veya diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmeleri dışında delil bulunmadığı gibi ikamet ve işyerlerinde yapılan aramalarda ele geçirilen suç konusu esrarları kullanmak için bulundurduklarına ilişkin savunmalarının aksine, satmak veya başkasına vermek amacıyla bulundurduklarına ilişkin, kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil elde edilemediği anlaşılmakla;
    a) Sanıkların suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
    b) Sanıkların sabit olan eylemlerinin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
    2- Kabule göre;
    a) Adli para cezalarının; 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    b) 5237 sayılı TCK’nın 5 ve 53. maddeleri ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un geçici 1. maddesi hükmü gereğince, sanıklar ... ve ... hakkında 2918 sayılı Yasa’nın 119. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmaması,
    Yasaya aykırı, sanıklar Mehmet ve Erkan müdafileri ile sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
    H) Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    1- Sanığın; suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu amaçla kurulmuş örgüte üye olma, örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarını işlediğine ilişkin delil bulunmadığı gibi gayriresmi eşi olduğunu söylediği sanık ... ve diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiğine ilişkin, kuşku sınırlarını aşan kesin delil elde edilemediği, olay tarihinde sanığın diğer sanık ... ile birlikte ikamet ettikleri evde arama yapmak için gelen görevlilere kapının bir süre açılmaması üzerine çilingir vasıtası ile kapı açılarak içeri girildiğinde, önce diğer sanık ..."ın görüldüğü, yapılan üst aramasında suç unsuruna rastlanılmadığı, sonra sanık ..."in oturma odasında olduğu görülerek üst aramasının yapıldığı ve üzerinde bulunan tişörtün altında karın bölgesine gizlenmiş şekilde poşet içerisinde suç konusu esrarların ele geçirildiği, ikamette yapılan aramada da oyuncak ayı içerisine gizlenmiş az bir miktar daha esrar bulunduğu, sanığın ele geçirilen esrarların diğer sanık ..."a ait olduğunu savunduğu, Hasan"ın da esrarların kendisine ait olduğunu, polisler gelince saklaması için verdiğini beyan ettiği anlaşılmakla,
    a) Sanığın suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
    b) Sanığın gerçekleşen eyleminin TCK"nın 281. maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan "suç delillerini gizleme" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında suçun niteliği yanlış değerlendirilerek örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2-Kabule göre; adli para cezasının; 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    17/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi