MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... temsilcisi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü 118 ada 13 parsel sayılı 3.527.11 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındık bahçesi niteliği ile 12/1987 tarih ve 1 sıra numaralı 5.610 m² yüzölçümlü tapu kaydına dayanılarak Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı, taşınmazın kızkardeşi ile kendisine annesinden irsen intikal ettiğini iddia ederek, miras hissesi oranında adına tapuya tescili için dava açmıştır.
Mahkemece davanın reddine ve dava konusu parselin mısır bahçesi niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin ... tarih ve .../... E. - .../... K. sayılı kararı ile “Dava, gerçek kişi tarafından zilyetliğe dayalı olarak açılmış kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesine göre yapılan sınırlamada orman alanı dışında bırakılması nedeniyle orman araştırması yapılmamışsa da çekişmeli taşınmazın kuzey sınırında orman parseli bulunmaktadır. Dava konusu taşınmaz, .... Mal Müdürlüğünün 25.12.1987 tarih 127 sayılı yazılarıyla ... adına ihdasen oluşturulan 30.12.1987 tarih 1 numaralı tapu kaydına dayanılarak fındık bahçesi niteliği ile Hazine adına kadastro tespiti yapılmıştır. Adı geçen ihdas tapusu dava konusu 118 ada 13 parsel sayılı taşınmazla birlikte dava dışı 118 ada 12 parselede revizyon gördüğü anlaşılmaktadır. Hazine tapusunun miktarı 5610 m² olup, 118 ada 12 ve 13 sayılı parsellerin toplamı ise 4630 m²"dir. Keşifte çekişmeli taşınmaza uyduğu belirtilen bu tapu kaydının doğusundaki ...."in ve batısındaki ..."in hangi parsellerin sahibi oldukları keşif yerinde açıklanmadığı gibi kaydın kuzey ve güney sınırı .... olarak okuduğu halde çekişmeli taşınmazın kuzeyinde orman parseli bulunmaktadır. Kuzeyde okunan .... taşınmazının neresi olduğu açıklanmadığı gibi ihdasen Hazine adına idari yoldan oluşturulan tapu kaydının tescil krokisi bulunup bulunmadığı varsa müsbit evrakı içersinden getirtilerek fenni sıhhate haiz bir kroki ise yerine uygulanıp kapsamı belirlenmemiştir. Davacı çekişmeli taşınmazın kendilerine annesi ... ... irsen intikal ettiğini iddia ettiğine ve ... adına ihdasen oluşturulan tapu kaydı 1987 yılında tapuya tescil edildiğine göre, davacının miras bırakanları ile birlikte oluşan eklemeli zilyetliğinin 1987 yılından geriye doğru 20 yıl varolup olmadığı araştırılmalı, bu hususta yerel bilirkişi, tutanak bilirkişileri ile davacı tanıkları dinlenerek zilyetliğin ne zamandan beri ne şekilde kimler tarafından ne kadar süreyle sürdürüldüğü maddi olaylara dayalı olarak sorulup inandırıcı ve açıklayıcı beyanları alınmalı, çekişmeli taşınmazın ... adına ihdasen tapuya tescili tarihi ile kadastro tarihi arasında aradan geçen süre nedeniyle davacının ya da mirasbırakanlarının bu arazi için ... ecrimisil ödeyip ödemedikleri, ecrimisil tutanakları bulunup bulunmadığı ilgili yerlerden sorulup getirtilmeli, ayrıca taşınmazın öncesinin niteliğinin ve orman sayılan yerlerden olup olmadığının resmi belgelere göre aşağıda araştırılması ve taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir.” denilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyulmasının ardından davanın kabulü ile dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 118 ada 13 parsel sayılı taşınmaz hakkında yapılan kadastro tespitinin iptaline, taşınmazın davacı ... adına tarla vasfında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, taşınmazlar orman sınırları dışında bırakılmıştır.
Mahkemece usûl ve kanuna aykırı olarak hüküm kurulmuştur.
Davacı, dava dilekçesinde; taşınmazın annesi ... ... intikal ettiğini beyan etmiş, keşif mahallinde dinlenen mahalli bilirkişiler ve tespit bilirkişisi de taşınmazın davacının annesinden intikal ettiğini doğrulamış ve davacının annesinin mirasının taksim edildiğine dair bir beyanda bulunmamış, davacı da keşif mahallindeki imzalı beyanı ile kızkardeşi ile aralarında henüz yapılmış bir taksim olmadığını ve her ikisinin de taşınmazda hissesi bulunduğunu beyan etmiştir. Davacı tarafça iddia ve ispat edilmiş bir taksim olmadığına göre Kadastro Kanununun 30/2. maddesinde yer alan koşullar gerçekleşmiştir. Mahkemece, muris ... ... dava dilekçesi ekinde yer alan ... Sulh Hukuk Mahkemesinin .../... E. - .../... K. sayılı kararı ile düzenlenen mirasçılık belgesi dikkate alınarak, re"sen, taşınmazın miras payları oranında mirasçılar adına tesciline karar verilmesi gerekirken, taşınmazın sadece davacı adına tesciline karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 12/05/2016 günü oy birliği ile karar verildi.