(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2021/3971 E. , 2021/4661 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 125 ada 333 parsel sayılı 12.754,11 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle, ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında, adlarına tapuda kayıtlı 125 ada 216 parsel sayılı taşınmazın devamı olduğu iddiasıyla tapu iptali ve adlarına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.886,40 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile aynı adanın son parsel numarası ile davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen çekişmeli bölümü üzerinde davacı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, Mahkemece keşifte beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıklar taşınmazın davacıya miras yolu ile intikal ettiğini belirtmelerine; davacılar ise taşınmazın kendilerine taksimen isabet ettiğini iddia etmesine ve davacılar murisinin terekesinde davacılardan başkaca mirasçı bulunmasına rağmen, Mahkemece taksim iddiası üzerinde durulmamış, davacıların aktif dava ehliyeti bulunup bulunmadığı hususunda bir araştırma ve değerlendirme yapılmamıştır. Öte yandan, keşifte beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıklar, taşınmazın ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı hususlarında soyut ve yüzeysel nitelikte anlatımlarda bulunmuş olup, hükme esas alınabilmeleri mümkün değildir. Bunun yanında, bir taşınmazın kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi olan hava fotoğraflarından yararlanılmamış, ziraat bilirkişi raporunun içeriğinde ise açıkça çekişmeli taşınmazın tarımsal amaçlı olarak kullanılmadığı, kayalık taşlık ve eğimi yüksek nitelikte olduğu belirtilmesine karşın, keşifte alınan beyanlar ile ziraat bilirkişi raporunun kanaat bölümü arasında çelişki oluştuğu halde, dosyada oluşan tüm bu tereddütler giderilmeden karar verilmesi cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak hüküm kurulması usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davacılara taksim hususunda ispat hakkı tanınmalı, taksim iddiası mahallinde hazır olanlardan sorulup saptanarak çekişmeli taşınmaz bölümünün davacılara müstakilen intikal ettiğinin sübuta ermiş olması şartıyla, çekişmeli taşınmaz bölümüne ait eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmaz bölümünün bulunduğu köyü/mahalleyi/mevkiyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafları bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait (bulunmadığı taktirde bulunan tüm hava fotoğrafları getirtilerek) stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirilerek dosya arasına konulmalı; dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisi, uzman 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulu ve jeodezi fotogrametri mühendisi bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı; yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasındaki mevcut ve doğabilecek çelişkiler usulen giderilmeye çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden, hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılmak suretiyle, dava konusu taşınmaz bölümünün sınırını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı, dava konusu taşınmaz bölümünün konumunu hava fotoğrafları üzerinde göstermesi istenmeli; HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla çekişmeli taşınmaz bölümü ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli, komşu parselleri de gösterir şekilde krokili rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.