21. Hukuk Dairesi 2006/19807 E. , 2007/1505 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Afyonkarahisar Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarih : 1.11.2006
No : 249-392
Davacı 28.4.1996-28.4.2006 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım Bağ-kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, davalı Kurum’a ilk Prim kesintisinin yapıldığı tarihi takip eden ay başından itibaren 01.05.1996-30.03.2006 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacının 01.05.1996-31.03.2006 tarihleri arası tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiş ise de, bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Gerçekten, davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir.
Somut olayda, davacının tarım Bağ-Kur sigortalı olarak tescil kaydı bulunmamaktadır. Ayrıca 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir.
Ancak Türkiye Ş.Fabrikaları A.Ş Ç. şeker Fabrikası’ndan gelen cevabi yazı içeriğinden davacıyla ilgili olarak 1995 yılı ürün bedelinden 16.04.1996 T.M.O’den 2002 yılı ürün bedelinden 20.09.2003 tarihinde Bağ-kur prim tevkifatının yapıldığı anlaşılmaktadır. 2926 sayı lı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Her ne kadar, aynı yasanın 5 maddesi hükmünde, yasal süresi içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden ay başından itibaren başlayacağı öngörülmüş ise de, resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2. madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Davaya konu olayda da, davacının 20.05.1998 tarihi itibariyle tarımsal faaliyetine ilişkin olarak primleri ürün bedelinden tevkifat suretiyle kesilerek adına Bağ-Kur hesabına yatırılmıştır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. Davalı Kurum’un Anayasa’dan kaynaklanan sosyal güvenlik görevini gereği gibi yapmamasının sonuçlarını sigortalıya yükletilerek, davacının bu süredeki sigortalılığının geçersiz sayılması Medeni Kanun’un 2. maddesinde öngörülen genel nitelikteki afaki iyi niyet kuralları ile de bağdaşmamaktadır.
Öte yandan, 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre, kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan p.e. İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Ş. Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Yapılan incelemede, davacının üretip sattığı ürün bedelleri üzerinden ilk tarım Bağ-Kur prim kesintisinin 16.04.1996 tarihi olduğu, ilk prim kesintisi tarihinden 20.09.2003 tarihinde tekrar prim kesintisi yapılmıştır.Bunun haricindeki yıllarda Bağ-Kur prim kesintisi yapılmadığı, Tarım kredi kooperatif kaydının 26.09.2000 tarihinde, ziraat odası üyelik kaydının 10.09.2002 tarihinde başladığı görülmektedir. Bu durumda prim kesintisine ilişkin belgenin bulunmadığı 1997- 26.9.2006 tarihleri arasına yönelik istemin kabulü yerinde değildir.
Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 8.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.