5. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/8862 Karar No: 2021/1534 Karar Tarihi: 16.02.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/8862 Esas 2021/1534 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kamulaştırmasız el atılan bir taşınmaz bedelinin tahsili davasında, önceki karara yapılan istinaf başvurusu sonrasında davacının talebi üzerine yeniden esas hakkında karar verilmiştir. Kamulaştırma evraklarının usulüne uygun davacıya tebliğ edilmediği, kesinleşmiş bir kamulaştırmadan bahsedilemeyeceği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6. maddesi ve bu maddeye yapılan değişiklikler gözetildiğinde, dava konusu taşınmazın tapusunun kesinleşen mahkeme kararı ile Kamulaştırma Kanununun 38. maddesi gereği davalı adına tescil edilmesinin davacının kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davası açma hakkını engellemediği vurgulanarak, davacının tazminat talebinin esası hakkında karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Karar, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca bozulmuştur. Kanun maddeleri ise Kamulaştırma Kanunu'nun 38. ve geçici 6. maddeleri olarak verilmiştir.
5. Hukuk Dairesi 2019/8862 E. , 2021/1534 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle HMKnun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmesine ilişkin yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 16/02/2021 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir, İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince kabulü ile davanın reddine karar karar verilmesi gerektiğinden bahisle HMKnun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmiş olup, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; davalı idarece 12.11.1975 yılında tugay eğitim alanı olarak kullanılmak üzere, davacının 05.08.1974 tarinde satın alarak malik olduğu dava konusu 1233 parselin kamulaştırıldığı, kamulaştırma evraklarının usulüne uygun davacıya tebliğ edilmediği, ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/502E1998/600- K sayılı ilamıyla; ... Bakanlığının davacı aleyhine açtığı 2942 sayılı Yasaya 38 maddesine dayanan tapu iptali ve tescili davasında, davacı idarece 1977 yılından tarihinden, beri kullanıldığından bahisle davanın kabulüne karar verildiği ve 05.08.1988 tarihinde Hazine adına hükmen tapuya tescilinin sağlandığı, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1977/788 esas 1983/57 karar sayılı dosyasında davacının davalı idareye açmış olduğu tezyidi bedel davasının HUMK"nun 409.maddesi gereğince açılmamış sayılmasına ilişkin karar verildiği, ne var ki, dosya bulunamadığı gibi kararında da dava konusu taşınmazın ada ve parsel numarasının da belirtilmediği, yine davacının ... Bakanlığına karşı ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesininin 2005/212-2006/816 K sayılı dosyasında aynı Mahkemenin 1997/502 E sayılı dosyasında dava dilekçesinin ve kararının usulüne uygun tebligat yapılmadan karar verildiğinden bahisle yargılamanın yenilenerek tapunun eski hale getirilmesini talep ettiği, mahkemece davacı iddiasını ispatlayamadığından davanın reddine dair verilen kararı Dairemiz denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır. Buna göre; kamulaştırma kararı davacıya usulüne uygun tebliğ edilmediği ve yukarıda belirtilen tezyidi bedel davasının dava konusu taşınmazla ilgisi saptanmadığından kesinleşmiş bir kamulaştırmadan bahsedilemeyeceği gibi, Kamulaştırma Kanununun 38.maddesi Anayasa Mahkemesinin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan kararı ile iptal edilmiş olup, 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen geçici 6.madde ve bu maddede 6487 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikler gözetildiğinde, dava konusu taşınmazın tapusunun kesinleşen mahkeme kararı ile Kamulaştırma Kanunun 38.maddesi gereği davalı adına tescil edilmesi iş bu davanın açılmasına engel teşkil etmediğinden davacının kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle davanın esasına girilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.050,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 16/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.