11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/6755 Karar No: 2016/9031 Karar Tarihi: 22.11.2016
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/6755 Esas 2016/9031 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/6755 E. , 2016/9031 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/02/2016 tarih ve 2015/200-2016/53 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, Tedaş"ın özelleştirme kapsamına alınması ve 20 ayrı dağıtım şirketine ayrılması kapsamında müvekkili ile davalı arasında 24.07.2006 tarihinde "İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi" akdedildiğini, anılan sözleşmenin 7.1, 7.2. 7.3, 7.4, 7.5 ve 7.6 maddelerinde dağıtım faaliyetinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen iş ve işlemlerden kaynaklanan sorumluluğun dönemsel olarak paylaştırıldığını, davalının İHDS öncesi gerçekleştirdiği işlemler nedeniyle açılan dava sonucu müvekkilinin icra dosyasına 5.014,07 TL ödediğini ileri sürerek, bu meblağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, zamanaaşımı def"i ve husumet itirazında bulunmuş, davacı şirketin özelleştirilmesinin hisse satışı suretiyle gerçekleştirildiğini, İhale Şartnamesi ve Hisse Satış Sözleşmesi hükümleri uyarınca müvekkilinden talepte bulunulamayacağını, ayrıca davacı tarafından düzenlenen devre esas bilanço ile geçmişe yönelik borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı doğrultusunda rücu talebine dayanak olan davada yargılama sırasında davanın... ihbar edilmediği, bu sebeple işlemiş faiz ve icra giderlerinin talep edilemeyeceği, buna göre davacının davalıdan dava tarihi itibarı ile 4.284,33 TL"yi talep edebileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne 4.284,33 TL"nın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 22/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.