Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3481
Karar No: 2016/3728
Karar Tarihi: 07.04.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/3481 Esas 2016/3728 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/3481 E.  ,  2016/3728 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 109 ada 229 ve 273 parsel sayılı 39.749,22 ve 34.842,77 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarda ... ile ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve taksime dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kesin hüküm ve taraf teşkili sağlanmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, kesin hüküm ve taraf teşkilinin sağlanmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Kural olarak kesin hüküm kamu düzenine ilişkin, istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re"sen gözetilmesi gerekli olumsuz dava koşullarındandır. Ne var ki, kesin hükümden söz edilebilmesi için HMK’nın 303. maddesine göre her iki davanın taraflarının, dava sebebinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. Somut olayda; kesin hükme esas alınan Selim Kadastro Mahkemesinin 2008/...Esas, 2010/..Karar sayılı ilamının tarafları arasında eldeki dosya davacısı ... ile eldeki dosya davalıları ... mirasçıları olduğu davacı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği ve davacı ... yönünden kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Her iki dosyada dava konusunu oluşturan parsel ile taraflar aynı ise de önceki günlü kesinleşen hükmün usule yönelik retle sonuçlanmış olması başka bir anlatımla, ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olmaması nedeniyle görülen dava açısından kesin hüküm oluşturmayacağı gözden kaçırılarak, mahkemece kesin hüküm nedeniyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Diğer yandan, davacı taraf dava konusu taşınmazın murisi ...’ten geldiğini ve mirasçılar arasında yapılan taksim sonucunda kendisine isabet ettiğini, taşınmazın kendi adına tescili istemiyle dava açmıştır. Belirtmek gerekir ki; taşınmazın terekeye döndürülmesi istemiyle açılan tapu iptal ve tescil davasında mirasçının, mirasçı olmayan üçüncü kişiler aleyhine miras payının adına tescili istemiyle dava açması mümkün değil ise de, kayıt maliki olan mirasçı ya da üçüncü kişi aleyhine, taşınmazın tamamının adına tescili istemiyle tek başına dava açmasına usulen bir engel bulunmamaktadır. Bir mirasçı ya da üçüncü kişi aleyhine, taşınmazın terekeye döndürülmesi istemiyle açılacak davalarda ise mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Ancak, böyle bir davanın bir veya bir kısım mirasçı tarafından açılması halinde davanın hemen taraf sıfatı eksikliği nedeniyle reddedilmeyip, davacı tarafa, diğer mirasçıların davaya muvafakatlerinin alınması veya diğer mirasçıların davaya katılımının sağlanması ya da terekeye temsilci atanması suretiyle taraf koşulunu sağlaması için imkan tanınması gerekir. Diğer taraftan bir mirasçının üçüncü kişi aleyhine kendi adına tescil istemiyle açacağı tapu iptal ve tescil davasında mirasçı, taşınmazın kendisine ne şekilde intikal ettiğini kanıtlamak zorundadır. Somut olayda; davacı taksim olgusuna dayanarak taşınmazın tamamını adına tescilini talep etmiş, ... terekesine üçüncü kişi konumundaki davalılara karşı dava açmıştır. Bu durumda ... terekesine temsilci atanmasına ya da tüm mirasçıların muvfakatlarının alınmasına gerek bulunmamaktadır. Ne var ki, mahkemece muris ...’in terekesine temsilci tayin edilmediği ya da tüm mirasçıların muvafakatlarının alınmadığı gerekçesiyle de davayı reddetme yoluna gidilmiştir. O halde; mahkemece işin esasına girilerek iddia ve savunma doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken kesin hükmün varlığı ve taraf teşkilinin sağlanmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
07.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.

















G/K

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi