20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2739 Karar No: 2016/5416 Karar Tarihi: 11.05.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/2739 Esas 2016/5416 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/2739 E. , 2016/5416 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/823 - E. 2012/685 K. sayılı ilâmında fen bilirkişi krokisinde (A) ile işaretlenen 13.985.92 m² yüzölçümündeki taşınmazın davacının mülkiyet ve zilyetlik hakkının tesbitine, (B) ile işaretlenen taşınmazın köy yerleşim planı dışında kaldığı ve davacı yararına zilyetlik yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davacı adına tapuya tesciline” karar verildiğini belirterek köy yerleşim yeri olarak köy adına tapuya tescilli bulunan bu kısmın tapusunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan usûlden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı mirasçıları vekili tarafindan temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya içinde bulunan ... Asliye Hukuk Mahkamesinin 2009/823 E. - 2012/685 sayılı dosyasından, davacı ... tarafından, 1963 yılında yapılan arazi kadastro sırasında tespit harici bırakılan yaklaşık 15.000 m² yüzölçümündeki taşınmazın, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak tescili için dava açıldığı, yargılama sırasında taşınmazın bir bölümümün köy yerleşim alanı olarak köy tüzel kişiliği adına idari yoldan tapuya tescil edildiği, mahkemece yapılan yargılama sonunda dava konusu edilen taşınmazın fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 4.357.51 m² yüzölçümündeki bölümünün davacı adına tapuya tesciline, (A) harfiyle gösterilen 13.985.92 m² yüzölçümünde kalan bölümünde ise davacının "mülkiyet hakkının tespitine" karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, bu kararında davacının (A) bölümüne ilişkin "tescil talebini tartışmış ve "köy yerleşim alanı olarak köy tüzel kişiliği adına oluşan tapu kaydı kapsamında kalan (A) bölümünün konuya tahsis edilmiş sayılacağı, bu nedenle tescil kararı verilemeyeceğinden tespit hükmü kurulduğu" düşüncesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Bu hüküm davacı tarafından temyiz edilmemiş ve kesinleşmiştir. Davacı tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılırken "tescil" talebinde bulunulduğuna ve mahkamece dava konusu taşınmazın (A) harfli bölümü yönünden talep tartışılarak yazılı şekilde hüküm kurulduğuna ve bu hüküm kesinleştiğine göre, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/813 E. - 2012/685 K. sayılı ilâmı davacı taraf aleyhine kesin hüküm oluşturmaktadır. Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2013/3863 - 8488 sayılı ilâmında dava konusu bölüme ilişkin açıklamalar bir durum tespiti mahiyetinde olup, kesin hükmü bertaraf etmez. Nitekim söz konusu ilâmda, açıklanan hususların bozma nedeni yapılmadığı vurgulanarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı onanmıştır. Hal böyle olunca, mahkemeninin ikinci kez tescil istemiyle açılan davayı, kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan reddetmesinde bir usûlsüzlük bulunmadığından, hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 11/05/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.