23. Hukuk Dairesi 2012/6774 E. , 2013/1049 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde müdahil .... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmişse de mahiyeti itibariyle bu istemin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirketin 2010 yılından bu yana inşaat işi yaptığını, inşaatlarda ithal mal kullandığından döviz kurlarındaki artıştan olumsuz etkilendiğini ve inşaatları tamamlayıp satamadığını, borca batık hale gelen şirketin iflâsının ertelenmesi halinde iyileştirme projesinin gerçekleştirilmesiyle borca batıklıktan kurtulabileceğini ileri sürerek, şirketin iflâsının ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; şirketin borca batık olduğu, şirkete isabet edecek villaların ....500.000,00 TL"den satışı halinde borcun kapatılabileceği, projenin hayata geçirilmesinin mümkün olduğu, iflâsa karar verilmesi halinde tüm şirket varlığının ... kanalıyla daha düşük bedelle satılmasında alacaklıların da yararının olmadığı, tüm alacaklar ödendikten sonra şirket ortağına taahhüt edilen ....000.000,00 TL"nin ödenmesi yönündeki tedbirin de uygun bulunduğu, ayrıca şirket ortağına ait taşınmazın satılması halinde iyileştirme projesinin sonuçsuz kalacağından bu parsel üzerinde de tedbirin devamının uygun olacağı gerekçesiyle, davanın kabulüne ve şirketin iflâsının bir yıl süre ile ertelenmesine, iyileştirme konusu taşınmazların her türlü takyidattan ari olarak satılması ve satış bedelinin alacakları oranında alacaklılar arasında paylaştırılmasına karar verilmiştir.
Kararı, müdahiller ..., ... Bank A.Ş. ve ...vekilleri ile müdahil ... temyiz etmişlerdir.
...- Mahkemece iflâsın ertelenmesi talebi hakkında verilen hüküm temyiz eden müdahil ... vekiline ....07.2012, müdahil ..." a 09.08.2012, müdahil
.... Bank A.Ş. vekiline 09.08.2012 ve müdahil ...... A.Ş. vekiline ....08.2012 günü tebliğ edildiği halde, temyiz dilekçeleri ... vekili tarafından 07.08.2012, ... tarafından ....09.2012, ... Bank vekili tarafından ....09.2012 ve ... ... vekili tarafından ....08.2012 tarihinde, İİK.nun 164.maddesinde öngörülen ... günlük yasal süre geçirildikten sonra verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/... esas, 1990/... karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında ... tarafından da karar verilebileceği kabul edilmiş olmakla, bu müdahiller yönünden temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
...-Dava, İİK"nun 179. maddesi uyarınca iflâsın ertelenmesi talebine ilişkindir.
İflâsın ertelenmesi, borca batık durumda olan bir sermaye şirketinin mali durumunun ıslahının mümkün olması halinde o şirketin iflasının önlenmesini sağlayan bir kurumdur. Şirket ortaklar kurulu tarafından alınan karar sonrasında yapılan talep üzerine mahkemece, bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmeli,borca batık durumda ise bu kez ıslahının mümkün olup olmadığı üzerinde durulmalıdır. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço ile mali durumun iyileştirilebilmesi amacıyla şirket tarafından bildirilen proje üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir.
Yapılacak araştırma ve inceleme sonucunda, iflâsın ertelenmesine karar verilebilmesi için talepte bulunan şirketin sunduğu iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olması gerekir. Mali durumun iyileştirilmesi imkanının mevcut olup olmadığı somut vakıalara dayanılarak tespit edilmelidir.
İflâsın ertelenmesi talebinin reddi ya da erteleme süresi sonunda iyileşmenin mümkün olmadığının tespiti üzerine mahkeme, şirketin veya kooperatifin iflâsına karar verir (İİK. m.179/b-son).
Yukarıda açıklandığı üzere iflas erteleme talebinde bulunabilmenin ön şartı borca batıklıktır. Borca batıklığın belirlenmesinde şirketin aktiflerinin rayiç değeri esas alınmalı ve şirket bilançosunun gerçekçi verilere dayanmalıdır. ......2011 tarihli işletme bilançosunda şirket öz varlığı +....768.237,95 TL gösterilmiştir. İyileştirme projesinde bilançonun kaydi değerlere göre hazırlandığı, rayiç değerlere göre şirket özkaynağının -235.202,86 TL olduğu belirtilmiş ve buna göre şirketin borca batık olduğu iddia edilmiştir. Borca batıklıkla ilgili yapılan açıklamada şirketin pasifleri arasında arsa için ödenecek ....000.000,00 TL bedel ve ....503.440,81 TL inşaat maliyeti de gösterilmiştir. ....04.2012 havale tarihli bilirkişi raporunda da belirlenen rayiç bedellere göre davacı şirketin aktiflerinin ....299.392,54 TL, pasiflerinin ....793.481,... TL ve borca batıklık miktarının da -494.088,67 TL olduğu hesaplanmıştır. Raporda ....000.000,00 TL arsa bedelinin bilançoda gösterilmediği ve davacı şirketin hakim ortağı olan..."a ödeneceği açıkça vurgulanmıştır. Bilançoda da gösterilmeyen bu borç dikkate alınmadığı takdirde şirketin borca batık olmadığı anlaşılmaktadır. O halde, bu borcun gerçek bir borç olup olmadığı üzerinde durulmalıdır. Söz konusu miktarın dayanağı olarak ileri sürülen hukuki sürece bakıldığında; davacı şirket ile şirketin hakim ortağı ve yetkilisi olan... arasında,...."ye ait olan .... Köyü 6785 parsel üzerinde inşaat yapılması hususunda düzenleme şeklinde 01...2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmeye göre, altı adet villa yapılacak ve dört adedi yüklenicinin ve iki adedi arsa sahibinin olacak, yüklenici tarafından sözleşme ile kararlaştırılan 875.00,00 TL bedel yerine arsa sahibine iki adet villa verilecektir. ....Noterliğinde düzenlenen bu sözleşmede, arsa sahibi...."ye ayrıca bedel ödeneceğine dair bir hüküm yoktur. Buna rağmen 03.01.2011 tarihinde düzenlenen adi yazılı tadilat sözleşmesine göre ise yüklenici yani davacı şirket, arsa sahibine ayrıca ....000.000,00 TL bedel ödemeyi taahhüt etmiştir.
Müdahillerin, şirketin borca batık olmadığı, bu borcun gerçeği yansıtmadığı, esasen tadilat sözleşmesinin o tarihte yürürlükte olan 818 sayılı BK"nın ....maddesinde öngörülen şekli şarta uygun yapılmadığı yönündeki savunma ve itirazları irdelenmediği gibi, mahkemece tadilat sözleşmesinin alacaklıları zarara uğratmak kastıyla, muvazaalı olarak ve kötüniyetle düzenlendiğinin kabul edilmiş olmasına karşın bu gerekçe ile çelişecek şekilde iflas eteleme talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Öte yandan, davacı şirket tarafından dosyaya sunulan iyileştirme projesinde sermaye artışı sağlanması, ortaklara ait gayrimenkullerin şirkete devri, ortağa ait taşınmaz üzerinde ipotek tesisi ile temin edilecek kredinin şirket için kullanılması, borçların ertelenmesi ve tamamlanmış villalarla ilgili ....000.000,00TL bedelle satış vaadi sözleşmesi yapıldığı şeklinde tedbirler öngörülmüş olmasına rağmen, bunların hiçbiri sonuç itibariyle gerçekleştirilebilmiş değildir. Erteleme protokollerine davacıya tanınan süreler daha yargılama aşamasında dolduğu gibi malvarlığının satışının aktifleri de azaltacağı da gözetilmelidir. ....04.2010 havale tarihli bilirkişi raporunda da doğru şekilde değinildiği gibi, şirketin hakim ortağının sahip olduğu arsayı sermaye koyarak şirketin mali durumunu güçlendirmesi olanaklı iken bunu yapmayarak, şirketi kendisine borçlandırma yoluna gitmesi projenin inandırıcılığını ve ciddiliğini yitirmesine neden olmaktadır.
Bu hususlar gözetilmeksizin, şirketin borca batık olduğu ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğu kabul edilerek iflâsın ertelenmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
...-Kabule göre de;
Hükümle birlikte, davacı şirket ortağına ait ipotekli taşınmazı da kapsayacak şekilde maddi hukuka ilişkin tedbir kararı verilmesi doğru olmamıştır. Arsa, davacı şirkete ait değildir. Şirket ortağının, şirketin borcunu temin amacıyla verdiği ipotek de üçüncü kişinin verdiği ipotek niteliğinde olduğundan tedbir yoluyla takibin dururulmasına karar verilemez. Esasen borçluya ait mallar yönünden de ipotekli takiplerin devam edeceği, yeni takipler yapılabileceği, ancak muhafaza tedbirlerinin alınamayacağı ve satış yapılamayacağı yasa hükmüdür (İİK m.179/b). Bu nedenle, ipoteğin kaldırılması ve sanki tüm alacakların ipotek konusu taşınmazla güvence altına alındığı sonucunu doğuracak şekilde, her türlü takyidattan arınmış olarak satılarak tüm alacaklıların alacakları oranında tatmin edilmesi yönünde tedbir hükmü kurulması yayasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda (...) nolu bentte açıklanan nedenlerle müdahil ..., müdahil ... Bank A.Ş., müdahil ... Kredi ... A.Ş. vekillerinin ve müdahl ..."un temyiz istemlerinin süre yönünden reddine, (...) ve (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle müdahiller .... ve ... A.Ş. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadelerine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.