23. Hukuk Dairesi 2012/6772 E. , 2013/1029 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı temsilcileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatif genel kurul kararına dayalı olarak, yönetim kurulunca oluşturulan şerefiye tespit komisyonun belirlediği, payına düşen ....930,00 TL tutarındaki ek şerefiye bedelinin tahsili amacıyla davalı hakkında başlatılan ... takibine, davalının haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 ... inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, talep edilen ek şerefiye bedelinin kooperatif yönetim kurulu tarafından bilimsel veriler dikkate alınmaksızın keyfi olarak belirlendiği ve adil olmadığını savunarak, davanın reddini ve %40 kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, şerefiye tespit komisyonu tarafından belirlenen şerefiye bedellerinin anasözleşmeye uygun olarak ortaklara tebliğ edilmediği, şerefiye bedeli davalı ortak tarafından bir şekilde öğrenilmiş olsa bile usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş olması nedeniyle kesinleşmeyen şerefiye payı listesinde yazılı alacağın davalı ortaktan talep edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temsilcileri temyiz etmiştir.
Dava, ek şerefiye bedelinin tahsili amacıyla başlatılan ... takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, kooperatif anasözleşmesinin 61. maddesinde öngörülen tebliğ usulüne uyulmadığı ve bu nedenle şerefiye bedelinin kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, davalı kooperatifin ........2010 tarihli olağanüstü genel kurulunda kararlaştırılan, bodrum ve zemin katlardaki daire sahiplerine iyi daire çeken üyelerden toplanacak para ile ödenecek ek şerefiye bedelinden davalının payına düşen miktarın tahsili istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın davalıya tahsis edilen konutun şerefiye farkıyla ilgili olmamasına, bir anlamda dayanışma amacıyla toplanan bir bedel olmasına göre, mahkeme gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Anılan genel kurulda verilen yetkiye dayalı olarak yönetim kurulunca üyelerden toplanacak 350.000,00 TL tutarındaki ek şerefiye bedelinin, kurulan şerefiye tespit komisyonunca ödeyecek olan üyelerin dairelerinin konumuna göre farklı miktarlarda belirlendiği anlaşılmaktadır. Anasözleşmenin 61. maddesinde itiraz üzerine oluşturulacak yeni kurulun tekrar kıymet takdir edebileceği düzenlenmesine kıyasen, mahkemece komisyonun takdirinin yerinde olup olmadığı denetlenmek suretiyle taraflar arasındaki bedele ilişkin çekişmenin giderilmesi gerekir. Davalı tarafça genel kurulda olumlu oy kullanılmış, paylaşıma ilke olarak karşı çıkılmamış olup, komisyonca yapılan bu belirlemenin bilimsel kriterlere dayanmadığı ve paylaşımın adil olmadığı savunulduğuna ve bedele ilişkin bu çekişme mahkeme önüne getirildiğine göre, artık uyuşmazlığı anılan 61. madde prosedürüne bağlamak doğru olmaz. Mahkemece uzman bilirkişi kurulu refakatinde keşif ve inceleme yapılarak, davalının dairesinin
cephesi, konumu ve tüm özellikleri dikkate alınarak, emsali dairelerle de kıyaslama yapılmak suretiyle, belirlenen ek şerefiye bedelinin uygun ve adil olup olmadığı hususlarında, açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye ve eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı temsilcilerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere ....02.2013 tarihinden oybirliği ile karar verildi.