Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9406
Karar No: 2017/14342

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/9406 Esas 2017/14342 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Niğde Cumhuriyet Başsavcılığı, şüpheliler hakkında iftira ve tehdit suçlarından yapılan soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına karar vermiş. Ancak, 5271 sayılı CMK uyarınca, Cumhuriyet Savcısının ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açması gerektiği belirtiliyor. Dosyada ise, şikayete konu malzemelerin teslim edilip edilmediği, teslim edilmiş ise tarihinin tespiti için tüm evrak ve kayıtların getirtilmesi gerektiği belirtiliyor. İftira suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına karar verilmiş çünkü sorumlu kişi hakkında herhangi bir soruşturma başlatılmamış. Tehtit suçu ise müştekinin iddiasının tanık sıfatıyla dinlenen bir kişi tarafından doğrulanmış olduğu için kamu davası açmak için yeterli delilin olduğu belirtiliyor.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nun 160, 170/2, 172, ve 173/3 maddeleri
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 267. maddesi
8. Ceza Dairesi         2017/9406 E.  ,  2017/14342 K.

    "İçtihat Metni"

    Tehdit ve iftira suçlarından şüpheliler ..., ..., ... ve ...haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Niğde Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 03.10.2015 tarihli ve 2015/4857 soruşturma, 2015/3864 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik yapılan itirazın reddine dair mercii Niğde Sulh Ceza Hâkimliğinin 12.04.2016 tarihli ve 2015/2445 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre, iftira ve tehdit suçlarına ilişkin olarak yapılan soruşturma sonucunda müşteki hakkında herhangi bir soruşturma başlatılmadığından iftira suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, tehdit suçu yönünden ise soyut beyan dışında delil elde edilemediğinden bahisle şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet Savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, müştekinin şikayet beyanında ve kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yaptığı itiraz dilekçesi ekinde sunduğu telefon görüşme kayıtlarının yer aldığı CD içeriğinde, görev yaptığı yere en son 2012 yılında .... ve ... isimli kişiler tarafından kağıt havlu ve peçete getirildiğini, bunun dışında ziyaretçi defteri, işletme kayıt defterlerinden de anlaşılacağı üzere herhangi bir malzeme girişinin söz konusu olmadığını beyan ettiği nazara alındığında, şikayete konu malzemelerin teslim edilip edilmediği, teslim edilmiş ise tarihinin tespiti için tüm evrak ve kayıtların getirtilerek incelenmesi, 08.06.2015 tarihli tutanağı imzalayan kişilerin ifadelerinin alınarak, tutanak içeriğinde belirtilen kağıt havlu ve peçetelerin oda içerisinde kilitli olduğu, müştekinin malzemeleri bu odada sakladığı ve sadece kendisinin kullandığı, odanın anahtarını da yanında taşıdığı hususlarını nasıl tespit ettiklerinin sorulması sonrasında ortaya çıkacak duruma göre iftira suçunun yasal unsurlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi, tehdit suçu yönünden ise müştekinin iddiasının tanık sıfatıyla dinlenen... tarafından doğrulanmış olduğu gözetildiğinde belirtilen suç yönünden kamu davası açmak için yeterli delilin mevcut olduğu, delillerin takdir ve değerlendirilmesinin mahkemesince yapılması gerektiği nazara alınarak itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 02.11.2016 gün ve 2016/8839 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 24.11.2016 gün ve KYB/2016-390538 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Şikayetçi ..."ın Niğde Cumhuriyet Başsavcılığına vermiş olduğu ifadesinde özetle; ....istasyon sorumlusu olarak görev yaptığını, 26.06.2015 tarihinde ikametine Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğü .... Müdürlüğünde müdür yardımcısı olarak görev yapan şüpheli ...tarafından gönderilen tutanağın geldiğini, şüpheliler ..., ... ve ... tarafından düzenlenen tutanakta, istasyonda sosyal ve temizlik ihtiyaçlarını karşılamak için müdürlük tarafından yıllık kullanıma yetecek kadar gönderilen kağıt havlu ve peçetelerin istasyonda mevcutta olmadığını, yine istasyonda yatak odası olarak kullanılan odalardan bir tanesine bu eşyaları koyarak kendisinin kilitlediğini, kilitlenmiş olan odanın anahtarının bir tek kendisinde olduğunun belirtildiği, 02.07.2015 tarihinde .... Müdürlüğünde müdür yardımcısı olarak görev yapan..."nün akşam mesai sonrasında istasyon numarası olan ....numaralı telefonu arayarak kendisine "ben bu işlerden anlarım, üç kişinin tuttuğu tutanak seni ipe götürür, bu işten kurtuluşun yok" şeklinde sözler söylediğini, yine 03.07.2015 tarihinde kurum telefonunu arayarak "ben bu işlerden anlarım, üç kişinin tuttuğu tutanak seni ipe götürür, bu işten kurtuluşun yok" diyerek kendisini tehdit eden ...ve hakkında asılsız isnatlarda bulunan ..., ... ve ... isimli şahıslardan şikayetçi olduğunu,tehdit olayına iş arkadaşı..."ın şahit olduğunu belirtmesi üzerine Niğde Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturmada ifadesi alınan şüpheli ..."nün telefon görüşmesini kabul edip içeriğini inkar etmiş olduğu, bilgisine başvurulan..."ın olay günü şüpheli ..."nün şikayetçiyi telefonla aradığı ,beş dakika kadar konuştuklarını, kendisinin konuşulanları duymadığını ancak; şikayetçinin telefonu kapattıktan sonra, şüpheli .... tarafından kendisine “ben bu işlerden anlarım, üç kişinin tuttuğu tutanak seni ipe götürür, bu işten kurtuluşun yok" şeklinde sözlerle tehdit ettiğini söylediği,
    ..."ye isnat olunan tehdit suçunda şüpheli ve tanık ifadesi dışında toplanabilecek başkaca delilin bulunmaması, şüphelinin inkara yönelik savunması ve tanık..."ın ... tarafından söylendiği iddia edilen tehdit içerikli sözleri bizzat duymamış olması karşısında; mevcut delillerin tehdit suçundan iddianame düzenlenebilmesi için yeterli şüphe oluşturmadığı, şüpheliler ..., ... ve ..."e isnat edilen iftira suçu bakımından ise; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 267. maddesinde düzenlenen iftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerektiği, şikayete konu tutanakta adli veya idari soruşturma açılması için kamu makamlarını harekete geçirmeye elverişli bir fiil isnadı bulunmadığı gibi, bu tutanak nedeniyle şikayetçi hakkında herhangi bir soruşturmaya başlanılmadığı da nazara alınarak; sonucu itibariyle Niğde Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda bir isabetsizlik bulunmayıp bu karara yönelik itirazın reddine dair Niğde Sulh Ceza Hakimliği"nin 12.04.2016 gün, 2015/2445 değişik iş sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan; Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen ihbarname içeriği açıklanan nedenlerle yerinde görülmediğinden kanun kararına Bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 14.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi