Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/25148
Karar No: 2017/3759
Karar Tarihi: 26.04.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/25148 Esas 2017/3759 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/25148 E.  ,  2017/3759 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, talep tarihindeki borçlanmaya esas prim üzerinden, yurtdışında Türk vatandaşlığında geçen borçlanmaya esas süreleri talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma hakkı bulunduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulü ile davanın açıldığı tarihteki kur üzerinden borçlanma hakkının tespitine karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davacı, talep tarihindeki kur üzerinden yurtdışında Türk vatandaşlığında geçen borçlanmaya esas süreleri talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 3201 sayılı Kanun kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun tespitini istemiş, mahkemece, davanın açıldığı tarihteki kur üzerinden borçlanma hakkının varlığının kabulü yönünde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
    Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326"ncı maddesinde belirtildiği üzere, vekâlet ücreti de dâhil yargılama giderlerinin davada haksız çıkan, yani aleyhe hüküm verilen tarafa yükletileceği, talebin kısmen kabul edilmesi sebebiyle davalı Kurum lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu gözetilmeksizin, buna ilişkin karar verilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297’nci maddesinde; “...taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmüne yer verilmiştir. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir.
    3201 sayılı Yasanın 4. maddesinde, "Borçlanılacak her bir gün için tahakkuk ettirilecek borç tutarı, başvuru tarihindeki 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 82 nci maddesinde belirtilen prime esas asgari ve azamî günlük kazanç arasında seçilecek günlük kazancın % 32"sidir. Ancak, prime esas asgari günlük kazancın altında olmamak üzere borçlanma tutarına esas alt sınırı farklı bir miktarda belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir. Borçlanılan süreler, yurda kesin dönüş yapılmış olması şartıyla aylık tahsisi için yazılı talepleri halinde 5510 sayılı Kanunun 41 inci maddesinin son fıkrası hükümlerine göre değerlendirilir. Tahakkuk ettirilen borç tutarı, tebliğ edildiği tarihten itibaren üç ay içerisinde ödenir. Ödeme
    yapılan gün sayısı prim ödeme gün sayısına ve prime esas kazanca dahil edilir. Tahakkuk ettirilen prim borcunu tebligat tarihinden itibaren üç ay içerisinde ödemeyenler için yeniden başvuru şartı aranır. " şeklinde düzenlenmiştir.
    Mahkemece, 3201 sayılı yasanın 1. ve 4. maddesi gözetilerek, borçlanma talebi yönünden, davanın açıldığı tarihindeki borçlanmaya esas prim üzerinden davacının izinle Türk vatandaşlığından çıkmadan önceki ve 18 yaşını ikmal ettiği tarihten itibaren, Türk vatandaşı olarak yurt dışında geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik sürelerini talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun tespitine yönelik infazında tereddüt oluşturmayacak şekilde karar verilmelidir.
    Ne var ki; bu hususların düzeltilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan, 1086 sayılı Yasanın temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme uyarınca) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1 – Hüküm fıkrasında yer alan "Davanın kabulüne" sözcüklerinin silinerek "Davanın Kısmen Kabulüne" sözcüklerinin yazılmasına, 1. fıkrasının silinerek yerine “ Davacının izinle Türk vatandaşlığından çıkmadan önceki ve 18 yaşını ikmal ettiği tarihten itibaren, Türk vatandaşı olarak yurt dışında geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ve yurtdışında ev kadını olarak geçen süreleri talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın davanın açıldığı tarihdeki borçlanmaya esas prim üzerinden 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun tespitine” sözcüklerinin yazılmasına,
    2 –Hükümün fıkrasının (3) numaralı fıkrasının sonuna, “Davalı Kurum kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği taktiren 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,”cümlesinin yazılmasına
    3- Hükümün 4. fıkrasında yer alan "Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 48,00 TL yargılama giderinin davalıdan alaınarak davacıya ödenmesine" sözcüklerinin silinerek yerine, “Davacı tarafından yapılan toplam 48,00 TL. yargılama giderinin 24,00 TL.’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi