22. Hukuk Dairesi 2017/18889 E. , 2018/27809 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve davalı vekili tarafından duruşma talep etmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince davalı vekilinin duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla mesai alacağının olup olmadığı noktasındadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda; Mahkemece gerekçeli kararda, davacının fazla mesaileri konusunda bordroların imzalı olması nedeniyle fazla mesaisinin bordrolara yansıtıldığı, fazla mesai adı altında ödemeler söz konusu olduğu, yerleşik Yargıtay kararlarına göre davacının imzalı bordroları ihtirazi kayıt ileri sürmeden imzalaması halinde fazla mesai yaptığını tanıkla ispatlayamayacağı, bu nedenle fazla mesai alacağına da hak kazanamayacağı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Ancak, dosyaya sunulan 2009/6. ayından sonrası bordroların imzalı olduğu ve fazla mesai tahakkukunun bulunmadığı, 2011/11. ayından sonrasının ise imzasız olduğu, fazla mesai tahakkuku bulunmadığı görülmektedir. Bilirkişi raporunda belirtilen personel imza çizelgelerinin dosyada bulunmadığı, ayrıca yine raporda belirtilen şemanın denetime elverişli olmadığı da tespit edilmekle bu durumda, imza çizelgeleri dosya kapsamına alınmalı ve şema da ayrıntılı olarak denetime elverişli şekilde hazırlanmalı, fazla mesai yönünden imzalı çizelge bulunan dönemler bakımından kayıtlar dikkate alınmalı ve imzalı çizelge bulunmayan dönemler bakımından ise tanık beyanlarına göre hesaplama yapılmalıdır.
Diğer yandan, ücret bordrolarında ek görev ücreti olarak tahakkuk eden ödemeler fazla mesai olarak değerlendirilerek bu ödemelerin olduğu aylar dışlanmakla birlikte bir yevmiye ödemesi olarak yapıldığı görülmekte olup fazla mesai olarak değerlendirilen ek görev ücreti dönemlerinin mahsup edilmesi gerekirken dışlanması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 19.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.