15. Ceza Dairesi 2017/16555 E. , 2018/1737 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-e, 62, 52/2-4 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
SanIğın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, müşteki vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Müşteki vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Katılma talebi mahkemece reddedilen müşteki bankanın sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçundan katılan sıfatını alabilecek surette doğrudan doğruya zarar görmediği cihetle hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın, 08/07/1999 tarihinde vefat eden annesi ..."ın emekli maaşını, elindeki vekaletnameyi kullanarak 01/09/1999 ile 30/11/2005 tarihleri arasında toplam 25.250,75 TL çekmek suretiyle SGK"yı zarara uğrattığı iddia edilen olayda;
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun 55/son maddesi ve Sosyal Sigortalar Yoklama Yönetmeliği’nin 73 ve devamı maddesi ile ilgili tebliğin 6 ve 7. maddeleri kapsamında;
Gelir veya aylık almakta iken ölen ya da gerekli koşulları kaybedenlerin zamanında belirlenerek, öncelikle bunlar adına yapılan ödemelerin durdurulması, daha sonra da gelir/aylığın kesilerek varsa yersiz ödemelerin geri alınması amacıyla bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen usul ve esaslar dahilinde yoklama işlemleri yapılır.
Kurum gerekli gördüğü zaman ve hallerde belirleyeceği yöntemlerle gelir veya aylık alanlarla bunların veli, vasi, kayyım ve vekillerinin, tebliğin 6. maddesinde yer alan bilgilerinin tespiti amacıyla yoklama yaptırabilir. Yoklama işlemi gelir veya aylık ödeyen bankalar ve PTT şubelerine de yaptırılabilir. Kurumca, gelir/aylık alma şartlarının devam edip etmediğinin tespiti amacı ile gerekli görülen hallerde, kendi mevzuatlarına göre kayıt veya tescil yapan ilgili kurum, kuruluş, birlik ve odalar ile vergi dairelerinden usulüne göre düzenlenmiş belge istenebilir, kurum ödemeler kütüğü ile Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün nüfus kütükleri her ay 15 günü geçmemek üzere belirli periyotlarla karşılaştırılarak, cinsiyet değişikliği, ölüm veya evlenme nedeniyle gelir ve aylık alma hakkını yitirdiği tespit edilen sigortalı ve hak sahiplerinin gelir/aylık ödemeleri durdurulur, hükümleri yer almaktadır. Bunun yanısıra T.C Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ve ... arasında imzalanan emekli aylıklarının ödenmesiyle ilgili sözleşmenin 22/1 maddesinde, Sandık Kanunu’nda yer alan hükümlere göre yoklamaya tabi olanlardan açılan hesaplara işlenen paraların çekilmesi sırasında bankaca yılda bir kere Emekli Sandığı’nın belirleyeceği dönemde yoklama belgesi alınacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; MERNİS kaydından anlaşılacağı üzere, sanığın annesi..."ın ölümünden hemen sonra ölümünün nüfusa bildirilmesi ve bu durumun nüfus kaydına işlenmesi, SGK ile ... A.Ş arasında İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nde görülen alacak davasına ait 10/01/2014 tarih ve 2009/224 E, 2013/278 K sayılı ilamda da belirtildiği üzere "..davacı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ile davalı ... AŞ. arasında yapılan protokole rağmen her yıl Mart ayında emekli hak sahibinin yaşadığını tevsik zımnında gerekli yoklama belgesinin alınmadığı..." yine ".. Sosyal Güvenlik Kurumunca maaş alanın, emekli sandığından maaş aldığının nüfus müdürlüğüne bildirilmediği..." yönündeki denetim görevlerinin yerine getirilmediğinin tespit edilmesi, sanığın maaş çekme işlemleri sırasında müşteki banka ve katılan SGK"nın denetleme imkanını ortadan kaldıracak nitelikte hile sayılabilecek bir eyleminin bulunmaması karşısında, atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmayacağı ve uyuşmazlığın hukuki nitelik taşıdığı gözetilmeden, sanığın atılı suçtan beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/03/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.