15. Ceza Dairesi Esas No: 2015/11567 Karar No: 2018/1730 Karar Tarihi: 14.03.2018
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/11567 Esas 2018/1730 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2015/11567 E. , 2018/1730 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat (her iki suçtan, her iki sanık hakkında)
Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanıkların beraatlerine dair hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık ..."un Uşak"ta faaliyet gösteren ...Optik isimli iş yerinin sahibi diğer sanık ..." ın ise bu iş yerinin mesul müdürü olduğu, sanıkların Temmuz 2008, Ocak 2009 ve Ocak 2011 tarihleri arasında birçok mağdurun reçetesini gözlük verdikleri gerekçesi ile SGK ya fatura etmelerine rağmen aslen bu mağdurların gözlük almadıkları, reçetelerin arkasındaki ‘’gözlüğümü teslim aldım’’ şeklindeki yazı ve imzaların mağdurlara ait olmadığı, sanıkların sahte reçetelerle SGK’yi dolandırıp haksız yere 725,39TL ödeme yapılmasına sebep oldukları iddia olunan olayda; Sosyal Güvenlik Kurumu muhakkik raporu ile reçetesinin gerçek olmadığı iddia olunan mağdurların tamamının yargılama aşamasında reçetelerde adı geçen doktorlar tarafından yapılan muayeneler sonunda düzenlenen gözlük reçeteleri ile sanıkların optik dükkanına giderek gözlük siparişi verdikleri, akabinde gönderdikleri yakınlarının gözlüğü teslim aldığı yani muayenelerin ve gözlük alım işleminin gerçek olduğuna dair beyanları, optik dükkanı işleten sanıkların gelen reçetelerin sahte olup olmadığını denetleme görevlerinin bulunmadığı gibi dosyaya konu reçetelerin düzenlendiği hastanelerin evrakların incelendiğinde mağdurların muayene kayıtlarının bulunduğu, 01.04.2013 tarihli bilirkişi raporuna göre de reçetelerdeki doktor kaşe ve imzalarının gerçek olduğunun tespit edildiği, reçeteye bağlı olarak gözlük alımları sırasında gözlüğün camının takılmasının ardından tesliminin o dönem itibarı ile reçete sahibine yahut onun tarafından gönderilmiş bir yakınına da verilebildiği yönünde yerleşik yerel uygulamanın sahtecilik yahut dolandırıcılık suçuna vücut vermediği hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların üzerilerine atılı suçları işledikleri yönünde cezalandırılmalarına yeter her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin mahkemenin kabulünde isabetsizlik bulunmamıştır. Yapılan yargılama sonunda, yüklenen atılı suçların yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, beraatine ilişkin hükmün ONANMASINA, 14.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.