10. Ceza Dairesi 2012/22889 E. , 2014/1559 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 10 - 2012/183060
Mahkeme : ERZURUM 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Karar tarihi- Numarası : 08.05.2012 – 2009/627 esas ve 2012/48 karar
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Suç konusu net 35.197,54 gram eroinin miktarına bağlı olarak önemi ve değerine göre TCK"nın 61. maddesindeki ölçütler ile 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gereğince temel hapis cezasının alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,
2- İletişim tespit tutanakları ve tüm dosya kapsamına göre; sanık M. S."in suçun kanunî tanımının yer aldığı TCK"nın 188. maddesinin 3. fıkrasında seçimlik olarak sayılan hareketlerden herhangi birini gerçekleştirdiğine; bu bağlamda suç konusu uyuşturucu maddenin temini, yüklenmesi, paketlenmesi, taşınması gibi bir fiile katıldığına ya da uyuşturucu maddeye ortak olduğuna ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli delil bulunmadığı; sabit olan fiilinin uyuşturucu maddeyi teslim alacak ve teslim edecek kişilerin irtibatını sağlayarak, uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna aracılık etmekten ibaret olduğu dikkate alınarak, “suçun işlenmesine yardım eden” konumunda olduğundan, sanık hakkında TCK"nın 39. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanık hakkında sonuç gün para cezası olarak belirlenen 625 gün karşılığı cezanın, TCK"nın 52. maddesinin 2. fıkrası uyarınca günlüğü 20 TL"den adli para cezasına çevrilmesi sırasında, hesap hatası sonucu “12.500” TL yerine, “15.000” TL adli para cezası olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
4- TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun; (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, Üye Hüsnü Uğurlu"nun hükmün düzeltilerek onanması gerektiğine ilişkin karşı oyu ve oyçokluğuyla 10.03.2014 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ:
İletişim tespit tutanakları ve dosya içeriğine göre, sanık M.. B.."ın uyuşturucu maddelerin nakli ve ne zaman gelecekleri yönünde görüşmeler yaptığı, alıcı tarafın, uyuşturucu maddelerin tesliminin gecikmesi üzerine telefonda sanığa zor durumda olduğunu, kendisini de sıkıştırdıklarını söylediği, bu haliyle olay içinde sanığın konumunun aracılık boyutunu aştığı, alıcı ve satıcılar arasındaki uyuşturucu madde ticaretinde nakil işini organize ederek TCK"nın 37/1 maddesi anlamında fail olarak sorumlu olduğu anlaşıldığından, yeniden yargılamayı gerektirmeyen TCK"nın 52 ve 53. maddelerine ilişkin yasaya aykırılıkların düzeltilmesi ve temel hapis cezasının az belirlenmesi eleştirilmek suretiyle hükmün onanması gerektiği kanısını taşıdığımdan, çoğunluğun aksi yöndeki bozma kararına katılmıyorum. 10.03.2014