Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11548
Karar No: 2014/11046
Karar Tarihi: 07.07.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/11548 Esas 2014/11046 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/11548 E.  ,  2014/11046 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BOLU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 18/02/2014
    NUMARASI : 2014/23-2014/53

    Taraflar arasında görülen kayıp kaçak ve diğer bedellerin iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkili olan şirketin elektrik abonesi olduğunu, gönderilen faturaların incelenmesinde, perakende satış hizmeti bedeli, iletim sistemi kullanım bedeli, kayıp kaçak bedeli , sayaç okuma bedeli, dağıtım sistemi kullanım bedeli adı altında hukuka ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı bedel kalemlerinin yansıtıldığını iddia ederek, bu bedellerinin kesintinin yapıldığı Ocak 2011 döneminden dava tarihine karar ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili olan şirketin davaya konu iptal ve iadesi istenen fatura kalemlerini Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği gereği olarak faturalara yansıttığını ve bu kalemleri tahsil edip hak sahibi kamu kurumlarına aktardığını, yönetmeliğin tarafları bağlayıcı olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece verilen, davacının davasının kısmen kabulüne kısmen reddine, Kayıp Kaçak Bedeli adı altında davacıdan alınan toplam 24.161,44 TL"nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Kayıp Kaçak Bedeli haricindeki taleplerin reddine, ihbar olunan SEDAŞ davaya katılmadığından hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar, dairemizce 09.04.2013 tarih 2013/3856 E- 6019 K sayılı kararı ile; kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
    Karar düzeltme istemi üzerine yapılan incelemede; dairemizin bozma ilamında maddi hataya dayalı olarak sehven kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunduğu gerekçesiyle bozulduğu anlaşılmış, taraf vekillerinin karar düzeltme istemlerinin “....4628 sayılı kanunun 6352 sayılı yasanın 64.m. ile değiştirilen 12.maddesinde kurulun yaptırım kararlarına karşı yetkili idare mahkemesinde dava açılabileceği, kurul kararlarına karşı açılan her türlü davanın öncelikli işlerden sayılacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm çerçevesinde kurul kararlarının iptali için yargı yoluna başvurmak her zaman mümkündür.
    O halde tarifeye ilişkin kurul kararı iptal edilmediği sürece geçerliliğini koruyacağı gözönünde bulundurularak davanın reddi cihetine gidilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yukarıdaki gerekçelerle davanın kısmen kabulü doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle kabulü ile Dairemizin 09.04.2013 tarih 2013/3856 E.-6019 K. sayılı bozma kararının kaldırılmasına ve değişik gerekçeyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Dosyanın karar düzeltme incelemesi üzerine gönderildiği yerel mahkemece; 18/02/2014 günlü celsede Yargıtay bozma ilamına uyulması yönünde karar alınmış; bu doğrultuda davanın reddi cihetine gidilmiştir .
    Dairenin önüne gelen uyuşmazlık; davalı kurumun abonelerinden, kayıp-kaçak, bedeli isteyip isteyemeyeceği; buradan varılacak sonuca göre de davalının davacıdan tahsil ettiği kayıp-kaçak, bedelinin iade edilip edilmeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
    Davacı ile davalı arasında elektrik enerjisi satışına ilişkin abonelik sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmeye istinaden davacı tarafından davalıdan kayıp-kaçak, bedeli tahakkuk ettirildiği hususunda tartışma bulunmamaktadır.
    Kayıp-kaçak miktarı, dağıtım sistemine giren enerji ile dağıtım sisteminde tüketicilere tahakkuk ettirilen enerji miktarı arasındaki farkı göstermektedir. Kayıp-kaçak bedeli elektrik sisteminde ortaya çıkan teknik ve teknik olmayan kaybın maliyetinin kayıp-kaçak bedeli oranları ölçüsünde karşılanabilmesi amacıyla belirlenen bir bedeldir.
    Davacı Kurum tarafından elektrik enerjisinin üretiminden, tüketicilere ulaştırılıncaya kadar oluşan elektrik eksikliği kayıp bedeli olarak; enerji nakil hatlarından çeşitli sebeplerle sayaçtan geçirilmeksizin, herhangi bir bedel ödemeden kullanılan elektrik bedeli de kaçak bedeli olarak diğer kullanıcı abonelere yansıtılmaktadır.
    4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin 1. fıkrasında, bu kanun ile verilen görevleri yerine getirmek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kurulduğu belirtilmiş, aynı maddenin 2. fıkrasında ise; “Kurum, tüzel kişilerin yetkili oldukları fâaliyetleri ve bu fâaliyetlerden kaynaklanan hak ve yükümlülüklerini tanımlayan Kurul onaylı lisansların verilmesinden, işletme hakkı devri kapsamındaki mevcut sözleşmelerin bu Kanun hükümlerine göre düzenlenmesinden, piyasa performansının izlenmesinden,
    Performans standartlarının ve dağıtım ve müşteri hizmetleri yönetmeliklerinin oluşturulmasından, tadilinden ve uygulattırılmasından, denetlenmesinden, bu Kanunda yer alan fiyatlandırma esaslarını tespit etmekten, piyasa ihtiyaçlarını dikkate alarak serbest olmayan tüketicilere yapılan elektrik satışında uygulanacak fiyatlandırma esaslarını tespit etmekten ve bu fiyatlarda enflasyon nedeniyle ihtiyaç duyulacak ayarlamalara ilişkin formülleri uygulamaktan ve bunların denetlenmesinden ve piyasada bu Kanuna uygun şekilde davranılmasını sağlamaktan sorumludur…” hükümlerine yer verilmiştir.
    Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na tüketicilere yapılacak elektrik satışlarında uygulanacak fiyatlandırmaya esas unsurları tespit etme görevi verilmiştir.
    Bu maddede de anlatılmak istenilen hususun 1 kw elektrik enerjisinin tüketicilere ulaşıncaya kadar ki maliyet ve kâr payı olup, yoksa Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na sınırsız bir fiyatlandırma unsuru belirleme yetkisi ve görevi vermediği açıktır.
    Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu bu maddeye dayanarak 11/08/2002 gün ve 24843 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan “Perakende Satış Hizmet Geliri ile Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ”i yayımlamış ve lisans sahibi şirketlerde bu tebliğe uygun olarak tüketicilerden kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedeli adı altında bedel tahsil etmişlerdir.
    Ancak, yukarıda açıklandığı üzere tebliğin dayanağı olan 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 4.maddesinde, Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu’na sınırsız bir fiyat belirleme hak ve yetkisi verilmemiştir.
    Elektrik enerjisinin nakli esnasında meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından hırsızlanmak suretiyle kullanılan elektrik bedellerinin (kaçak) kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmek hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmamaktadır.
    Hem bu hâl, parasını her halükarda tahsil eden davalı Kurum’un çağın teknik gelişmelerine ayak uydurmasına engel olur, yani davalı kendi teknik alt ve üst yapısını yenileme ihtiyacı duymayacağı gibi; elektriği hırsızlamak suretiyle kullanan kişilere karşı önlem alma ve takip etmek için gerekli girişimlerde de bulunmasını engeller. Oysa ki, elektrik kaybını önleme ve hırsızlıkları engelleme veya hırsızı takip edip, bedeli ondan tahsil etme görevi de bizzat enerjinin sahibi bulunan davalıya aittir.
    Bununla birlikte, nihai tüketici olan vatandaşın faturalara yansıtılan kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedelinin hangi miktarda olduğunun apaçık denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödediğini bilmesi, şeffaflık ve hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarındandır.
    Hukuk Genel Kurulunun 21/05/2014 tarih, 2013/7-2454 Esas, 2014/679 Karar sayılı ilamı ile de elektrik şirketlerinin abonelerinden fatura yoluyla tahsil ettikleri kayıp-kaçak bedelinin hukuka, hakkaniyete ve şeffaflığa aykırı olduğu, bedelin faturaya yansıtılmamasına karar verilmiştir. Yüksek Genel Kurulun bu karar ve uygulamasına dairemizce de uyulmasına ve bu şekilde uygulama yapılmasına karar verilmiştir.
    Yukarıda arz ve izah kılınan nedenler ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21/05/2014 tarih, 2013/7-2454 Esas, 2014/679 Karar sayılı ilamı da nazara alındığında; mahkemece kayıp kaçak bedelinin iadesine ilişkin talep yönünden davanın kabulü gerekirken; kayıp kaçak bedelinin iadesine yönelik talep yönünden davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir .
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi