Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/22572 Esas 2010/4981 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
TTK.un 688/6.maddesi uyarınca takip konusu bonoda tanzim yeri olarak “D... y..ı bu yer (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yasanın aradığı tanzim yeri unsurunu taşımadığından ve ayrıca TTK.un 689/4.maddesi hükmü gereğince tanzim edenin ad ve soyadının yanında yazılı bir yer imside bulunmadığından senet tanzim yeri,ödeme yeri unsuru ihtiva etmediğinden bono vasfında sayılmaz. (HGK.nun 2.10.1996 tarih 1996/12-590 E, 650 K sayılı ilamı) O halde mahkemece, İİK.nun 170/a-2.maddesi uyarınca bu husus re"sen gözetilerek takibin iptaline karar vermek gerekirken; Mahkemece imza itirazı incelenerek hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.