Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15781
Karar No: 2015/2603
Karar Tarihi: 10.03.2015

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/15781 Esas 2015/2603 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2014/15781 E.  ,  2015/2603 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.11.2008 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması, maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 22.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.03.2015 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.
    Davacı, maliki olduğu 99 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalı lehine konulmuş olan 12.05.2004 tarihli 3486 yevmiye nolu 40.000,00 TL miktarlı ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında mal alışverişinin olduğunu bedelinin ödenmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.
    Dosya içerisindeki 12.05.2004 tarihli ipotek akit tablosuna göre "......"dan almış olduğum ve alacağım borçların teminatını teşkil etmek üzere 2. derece F.B.K müddetli bila faizli olarak 40.000.000.000 (kırkmilyar) TL bedelle ... adına" şeklindeki beyan gereğince ipotek tesis edildiği, akit tablosuna göre ipoteğin teminat ipoteği olduğu anlaşılmaktadır. Teminatın üst sınırı ise 40.000,00 TL’dir. Taşınmaz, alacaklının bu miktar kadar alacağının teminatını teşkil ettiğinden ve davacı tarafından ipotek sebebiyle borçlu olunmadığı, borcun doğmadığı ileri sürüldüğünden öncelikle bu iddia incelenmelidir.
    Davalı tarafından davacı adına düzenlenen üç adet 40.000,00 TL bedelli fatura ibraz edilmiş ise de sevk irsaliyelerinden teslim alanın dava dışı ... olduğu, davacının irsaliyede yazılı malları teslim almadığını beyan ettiği görülmektedir.
    Davalı vekili 21.12.2012 günlü duruşmada ipoteğin doğmuş ve doğacak alacaklar için konulduğunu, ticari defterlerine dayandıklarını, bu konuda bilirkişi incelemesi yapılmasını istediklerini belirterek taraflar arasında cari hesap ilişkisinin devam ettiğini bildirmiş olmasına göre öncelikle davalı tarafça cari hesap ilişkisi nedeniyle alacaklı olduğunun kanıtlanması gerekir. Davalının dayanağı ticari defterler davalının yetkili müdürü olduğu dava dışı ..."ne ait ise de defterlerin incelendiği ancak kapanış tasdiklerinin yapılmamış olması nedeniyle sahibi lehine delil teşkil etmediği gibi mevcut delillerle de davalının cari hesaptan dolayı alacaklı olduğu kanıtlanamamıştır.
    Bu durumda mahkemece, taraflar arasındaki ipotek sözleşmesi uyarınca ipotek lehtarı davalı ile davacı arasında ticari alışverişin yapıldığı ve bu alış verişten dolayı ipotek lehtarının alacağının bulunduğu kanıtlanamadığından davanın kabulü ile ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi