14. Hukuk Dairesi 2015/1265 E. , 2015/2581 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.11.1986 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Davacı, ... Köyü sınırları içerisinde ova mevkiinde bulunan 256 parsel sayılı taşınmazın (tapulama esnasında 26/01/1978 günü 187 parsel numarası) ... adına tespit gördüğünü, tapulama tespitinde mera vasfı ile vasıflandırıldığını, bu taşınmazın eski bir köy olan ... köyünün kadim merası olduğunu, davalı murisi adına yapılan tespitin hukuki değeri bulunmadığını, taşınmazın evveliyatının mera olması nedeniyle bu durumu bilerek satın alan davalıların tapularının geçerli olmadığını ifade ederek taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera vasfıyla tapuya tescilini talep etmiştir.
Davalılar vekili, taşınmazın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1951/238 Esas, 1961/259 Karar sayılı ilamı ile yine ... Tapulama Mahkemesinin 1976/59 Esas, 1986/117 Karar sayılı kesinleşmiş ilamları gereğince tapulu olduğu ve tapunun hukuken geçerli ve niza konusu yere ait olduğunun saptandığını, davanın kesin hüküm nedeniyle reddinin gerektiğini, 1974 yılında yapılan tapulama tespitine yönelik köy muhtarlığının itirazının komisyon kararı ile reddedildiğini, köy muhtarlığının bu karar aleyhine bir ay içerisinde dava ikame etmediği gibi 10 yıllık kanuni sürenin de dolduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, mera iddiasına dayalı tapu iptali ve sınırlandırma isteğine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 50. maddesinde medenî haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın davada taraf ehliyetine de sahip olacağı, 51. maddesinde dava ehliyetinin medenî hakları kullanma ehliyetine göre belirleneceği, 114/d maddesinde ise taraf ve dava ehliyetinin dava şartlarından olduğu ve 115. madde uyarınca da mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı belirtilmektedir.
4721 sayılı TMK’nın 47, 48, 49 ve 50. maddelerinde de tüzel kişiliğin kazanılması, hak ehliyeti ile fiil ehliyeti ve bunun kullanılmasına ilişkin hükümler yer almaktadır.
442 sayılı Köy Kanununun 37/7. maddesi uyarınca da köy tüzel kişiliği adına dava açmak ve açılan davayı takip yetkisi köy muhtarına aittir. Köy muhtarının hukuki bir engelinin çıkması durumunda bu yetki aynı Kanunun 33/b maddesine göre köy derneğinin seçeceği temsilciye tanınmıştır.
Ancak, On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince;
1-Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Ordu, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van illerinde, sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla büyükşehir belediyesi kurulmuş ve bu illerin il belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür.
2-Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin, Sakarya ve Samsun büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırlarıdır.
3-Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.
Aynı Kanunun Geçici 1. maddesinin 13. fıkrasında; “1. maddeye göre tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesi taraf olur” hükmü yer almaktadır.
Bu hüküm Kanunun “Yürürlük” başlıklı 36. maddesi uyarınca ilk mahalli idareler genel seçiminin yapıldığı 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Somut olaya gelince; davacı köyün 6360 sayılı Kanunun yukarıda belirtilen hükümleri gereğince tüzel kişiliği kaldırılarak mahalle olarak ... İlçesinin belediyesine katılması nedeniyle görülmekte olan davada taraf sıfatı kalmadığından ve katıldığı ilçe belediyesi taraf olacağından 6360 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin 13. fıkrası gereğince işlem yapılması için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.