Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/5714 Esas 2015/10802 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5714
Karar No: 2015/10802
Karar Tarihi: 16.09.2015

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/5714 Esas 2015/10802 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/5714 E.  ,  2015/10802 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 13. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 24/12/2014
    NUMARASI : 2013/5-2014/531

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis isteğine ilişkin olup davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
    Hemen belirtilmelidir ki; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 719. maddesi taşınmazların yatay mülkiyet kapsamını belirlerken, 718. maddesi hükmü ile de dikey mülkiyet kapsamı belirlenmiştir. Diğer yandan, yasal ayrıcalıkların dışında ayrılmaz parçanın (mütemmim cüz"ün) mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arzın mülkiyetine bağlıdır. Bu husus Türk Medeni Kanunun 684. maddesinde açıkça vurgulanmıştır.
    Bu düzenlemeler karşısında; üzerinde 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmamış bir binanın mülkiyetinin TMK.nun 684. maddesi gereğince zeminin mülkiyetine tabi olacağından müstakil olarak kullanılan bölüm veya katlarda bağımsız mülkiyet oluşturulmasına yasal olanak yoktur.
    Gerçekten de; hukukumuzda çifte mülkiyet kabul edilmemiş olup taşınmaz üzerindeki her türlü muhdesat ve yapılar arzın mülkiyetine tabidir. Başka bir deyişle bütünleyici parça niteliğindedir. Bu nedenle, binadaki belli bir bölümün bir tarafa aidiyeti ile onun adına tescili ayrık durumlar hariç (Kat Mülkiyeti Kanunu) yasal açıdan mümkün değildir. Ancak sonradan inşa edilen bölüm veya kat bakımından koşulların varlığı halinde bedel talep edilebileceği kuşkusuzdur.
    Ne var ki, eldeki davada binada sonradan yapılan 2. ve 3. katların mülkiyetini zeminin mülkiyetinden ayıracak şekilde karar verilmiş olması doğru değil ise de, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinde, hükmün, 1. bendindeki, “( hükmedilen karar, dava konusu taşınmazın zemin ve 1.katı ile ilgili olup, taşınmaz tapu kaydında da bahçeli iki katlı kargir bina olarak belirtilmiş olduğundan, sonradan yapılan ikinci ve üçüncü katların bu davanın dışında olması nedeniyle, 2. ve 3. katlar yönünden herhangi bir karar verilmemiştir.) ibaresinin hüküm yerinden çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu haliyle ( 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi aracılığıyla) 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddeleri uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.