19. Hukuk Dairesi 2018/1931 E. , 2019/4572 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde her iki davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- KARAR -
Alacağını temlik eden ... A.Ş. vekili, dava dışı asıl borçlu şirket ile davacı banka arasındaki iki adet genel kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalayan davalılara karşı başlatılan ilamsız icra takibine davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece verilen davanın kısmen kabulü kararı, Dairemizin 2014/18023 esas ve 2015/4252 karar sayılı, 25.03.2015 tarihli ilamı ile; “Davacı vekilinin temyiz istemi, deposu talep edilip reddolunan teminat mektupları yönünden davalı lehine hükmedilen nisbi vekalet ücretine ilişkindir. Dava ve takip dayanağı teminat mektuplarından bir tanesinin dava açıldıktan sonra davacı bankaya iade edildiği, diğerinin ise takipten sonra hükümsüz hale geldiği anlaşılmıştır. Davacı bankanın davadan önce iade edilmeyen bu iki adet teminat mektubu yönünden dava açmakta hukuki menfaati vardır. Her iki teminat mektubu yönünden dava konusuz kaldığına göre davacı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davalı lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur. Dairemiz bozma ilamı sonrasında dava konusu nakit alacak Güven Varlık Yönetimi A.Ş.’ye temlik edilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, çekten kaynaklanan gayri nakit alacak talebinin temlik sözleşmesi kapsamında olmadığı ve davacı banka tarafından da davanın takipsiz bırakıldığı, dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra süresi içerisinde yenilenmediği; teminat mektuplarına ilişkin talep yönünden istemin konusuz kaldığı ve bu yönden davacı lehine maktu vekalet ücreti takdiri gerektiği; nakit alacak talebi yönünden de alacaklı bankaya yapılan ödemelerin mahsubu sonrası bakiye alacağın bulunduğu gerekçesiyle davanın nakit alacak talebi yönünden kısmen kabulüne, davalıların itirazlarının kısmen iptali ile, takibin 145.111,68 TL üzerinden faiziyle birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, çekten kaynaklanan gayri nakit alacak talebi yönünden davanın açılmamış sayılmasına, teminat mektuplarına ilişkin talep yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de bozmanın gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemece davalılar lehine nakdi alacağa ilişkin kısmen reddedilen miktar göz önüne alınarak vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken 42.683,79 TL nispi vekalet ücreti takdir edilmesi doğru olmayıp kararın bu nedenle bozulması gerekmekte ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sy. HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sy. HUMK"un 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının hüküm fıkrasının 9. bendindeki “42.683,79” rakamının çıkartılarak yerine “248,66” rakamının yazılmak suretiyle yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 01/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.