10. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1719 Karar No: 2017/3586 Karar Tarihi: 24.04.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/1719 Esas 2017/3586 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2017/1719 E. , 2017/3586 K.
"İçtihat Metni"
... Başkanlığı adına Av. ... ile 1-..., 2- ... adlarına Av. ..., 3- ...-... Madencilik Ltd. Şti. aralarındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinden verilen 27.01.2015 günlü ve 2011/398 E.-2015/18 K. sayılı hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Gıyabi hükmün davalılardan ... Madencilik Ltd. Şti. adına "Temsilci ..." isim ve imzasına ve ..."nın adresinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 12. maddesine göre; hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerinden birine yapılır. Somut olayda, gıyabi hükmün davalı şirket adına "Temsilci ..." isim ve imzasına tebliğ edildiği anlaşılmakta olup, tebligatın ..."nın mernis adresinde tebliğ edildiği, işyeri temsilcisinin işyerinde bulunup bulunmadığı, bu nedenle daimi işçiye tebligat yapılıyorsa, işçinin vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş olup olmadığı, bu şahsın bulunmaması nedeniyle tebligatın anılan kişiye yapıldığı hususlarında da tebliğ mazbatasında herhangi bir açıklama bulunmadığı anlaşılmaktadır. Şirket yetkilisinin adresine şirket adına tebligat yapılamayacağından davalı şirketin ticaret sicil adresi araştırılarak ticaret sicil adresine tebligat kanunu hükümlerine göre usulüne uygun tebligat yapılması gerekmektedir. Yukarıda belirtilen nedenlerle, ... Madencilik Ltd. Şirketine yapılan tebligatın, hükmi şahıslara tebligat usulünü düzenleyen 7201 sayılı Yasanın 12. ve 13. maddelerine aykırı olduğundan usulsüz olduğu anlaşılmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “adil yargılanma hakkı”na ilişkin 6. maddesinde öngörülen “davanın makul süre içinde görülmesi” kavramının zorunlu içeriğinden birisi de dosyaların temyiz incelemesi için süresinde ve eksiksiz biçimde Yargıtay’a gönderilmesidir. Bu nedenle hem iç hukuk açısından hem de Türkiye’nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmeler bakımından uyuşmazlığın kesin hükümle sonuçlanmasına kadar geçen tüm süreçlerin titizlikle ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi bu işle görevli olanların sorumluluğu altındadır. Bu nedenle bir daha geri çevirmeye mahal bırakmaksızın gıyabi hükmün, davalı ... Madencilik Ltd. Şti."ne yöntemince tebliğ edilerek ve gerektiğinde (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Yasanın temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.