5. Ceza Dairesi 2014/3841 E. , 2014/6824 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2013/60007
MAHKEMESİ : Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2012
NUMARASI : 2007/608 Esas, 2012/473 Karar
SUÇ : Zimmet, görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar hakkında ek iddianamelerde yer alan görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla ilgili olarak zamanaşımı süresi içinde mahallinde karar verilmesi olanaklı görülmüştür.
S.S. Aytunç Konut Yapı Kooperatifi yönetim kurulu başkan ve üyeleri olan sanıklar hakkında yaptırılan bilirkişi incelemesine göre 2002-2005 yıllarında toplam 139.836,71 TL kooperatif parasını mal edindiklerinden bahisle zimmet suçundan kamu davası açıldığı, sanıkların aşamalarda atılı suçu işlemediklerini, ayrıca A.. G.."ın yanlışlığın muhasebe kayıtlarındaki düzensizlikten kaynaklandığını, yapılan işin ortada olduğunu, tamamlanan dairelerin bedelinin altında para toplanması karşısında zimmete para geçirilmesinin mümkün olmadığını savunmaları karşısında, Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/273 D.İş ve 2006/415 Esas, 1. İcra Müdürlüğünün 2008/6719 Esas sayılı dosyalarının getirtilip incelenmesinden, inşaat konusunda uzman bilirkişilerin iştiraki ile mahallinde keşif icra edilip Çevre ve Şehircilik Bakanlığı birim fiyatları esas alınarak inşaatta dönem itibarıyla yapılan tüm işlerin miktarının alınacak raporla saptanmasından sonra, kooperatife ait defter, kayıt, belgeler ve tüm dökümanların kül halinde dava dosyasıyla birlikte konunun uzmanı Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşan yeni bir bilirkişi kuruluna tevdii ile tüm iddia, savunma ve kanıtlar birlikte değerlendirilerek kooperatifin suç tarihleri arasındaki tüm gelirleri ile mahkemece yapılacak keşif sonucu teknik bilirkişilerce verilen rapordaki tespitler de dikkate alınarak kooperatifin gaye ve inşaatları için yapılanlar dahil tüm giderlerinin ne kadar olduğunun belirlenip karşılaştırılması, buna göre her bir sanığın sorumluluğunu irdeler şekilde, zimmetlerinde kooperatif parası bulunup bulunmadığı, varsa miktarının ne olduğu hususlarında rapor aldırılmasından sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeksizin eksik soruşturma ile yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
Kabule göre de;
Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34, 230 ve 289/1-g maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının; sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması gerektiği, Yargıtay"ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yerine getirebilmesi için, kararın dayandığı tüm verilerin; bu veriler konusunda ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve tanık anlatımlarıyla ilgili değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması ilkelerine uyulmadan, yeterli gerekçe taşımayacak şekilde hüküm kurulması,
Sanık Y.. Ö.."nin görev yaptığı 4 yıllık süre içerisinde ne defterlerde ne de makbuzlarda imzasının olmadığını, genel kurullar dışında kooperatife hiç gitmediğini, 31/12/2005 tarihinde kooperatiften yapılan toplam 109.175,24 TL ödeme zamanında yurtdışında olduğunu, buna ilişkin pasaport ve vizeyi sunduğunu belirtmesi karşısında bu savunma üzerinde durulmadan ve diğer iki sanığın eylemlerine ne şekilde iştirak ettiği denetime imkan verecek şekilde gerekçeleriyle karar yerinde gösterilmeden bu sanığın da cezalandırılması yoluna gidilmesi,
Son suç tarihinin 31/12/2005 olması ve 765 sayılı TCK"nın uygulama olanağı bulunmamasına rağmen lehe yasa karşılaştırılması yapılması suretiyle karışıklığa yol açılması,
Temel cezaları alt sınırdan belirlenen ve suçu 5237 sayılı Yasanın 53/1-d maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işleyen sanıklar hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesi uyarınca "cezanın infazından sonra işlemek üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar 53/1-d maddesindeki hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmalarına" karar verilmesi yerine, orantılılık ilkesine de aykırı olarak "cezanın infazından sonra işlemek üzere ceza süresince kamu görevi üstlenmesinin yasaklanmasına" şeklinde hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Katılanlar lehine tek ücreti vekalete hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ve sanık M.. G.."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 19/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.