Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/20208
Karar No: 2007/185

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/20208 Esas 2007/185 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2006/20208 E.  ,  2007/185 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi     : Diyarbakır 2. İş Mahkemesi
    Tarih               : 21.11.2006
    No                   : 78-81  

    Davacı   506 sayılı yasaya tabi  çalışmaları ile çakışan 1479 sayılı Yasa"ya tabi  sigortalılığının  iptali ile prim borcunun bulunmadığının  tesbitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    Dava, davacının  506 sayılı Yasa"ya tabi çalışmaları ile  çakışan 1479 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalılığının iptali ile  davalı kuruma bu sürelerle ilgili  prim borcu bulunmadığının tesbiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece istemin kısmen  kabulüne karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 1.1.1989-3.4.1991,13.11.1993-1.8.9.1997 ve 21.9.1999 tarihinden halen devam eden 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğu, 1993 ve 1994  yıllarında  prim ödemesinin bulunduğu ihtilaf konusu dönemde 1.4.1989-31.8.1989, 1.1.1991-12.11.1993, 1.2.1994-31.3.1995,20.6.1995-20.9.l999 ve 21.12.2001-30.6.2002 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa"ya tabi   sigortalı çalışmalarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Sosyal Güvenlik Sisteminizde çifte sigortalılık mümkün bulunmayıp, önceden başlayıp devam edegelen sigortalılığa geçerlik tanınmıştır. Gerek 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve gerekse 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunundaki birbirine paralel düzenlemeler ile bir sigortalının aynı anda birden fazla Sosyal Güvenlik Kurumuna tabi olması yasaklanmış, sigortalının önceden başlayarak devam edegelen sigortalılığına geçerlik tanınarak, çatışan sigortalılık sorunu çözüme ulaştırılmıştır. Yasa sistemimize göre bir kimsenin Sosyal Sigortalar Kurumuna girebilmesi için hizmet akdine tabi bir işte çalışması yanında başka bir Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamında da bulunmaması gerekir. 506 sayılı Yasa’nın 3. madde I-(F) bendinde “ Kanunla Kurulu Emekli Sandıklarına aidat ödemekte olanların”, (K) bendinde “ herhangibir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışanların” sigortalı sayılmayacağı belirtilmiştir. Aynı şekilde 1479 sayılı Bağ-Kur Yasası’nın 24. madde I.II, fıkralarında da bir kimsenin Bağ-Kur kapsamına girebilmesi için kendi adına bağımsız çalışıp kazanç sağlaması yanında başka bir Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamında bulunmaması koşulu getirilmiştir.
    Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere iki sigortalılığın bir arada bulunması halinde asıl olan, önceden başlayarak devam eden sigortalılıktır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2005/21-389 – 430 sayılı ve 29.06.2005 günlü Kararı ile 2001/21-627-659 sayılı ve 03.10.2001 günlü kararlarında da bu husus açıkça belirtilmiştir.
    Ancak 1479 sayılı Yasa"nın 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren  Ek 19. maddesi ( Bu kanun ve 2926 sayılı kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde, 5 yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ilişkin prim borçlarının Kurumca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primmlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödenmesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulur.  Prim borcunun ait olduğu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin kurum alacakları takip edilmeyerek, kurum alacakları arasında yer verilmez. Ancak, sigortalı veya hak sahipleri daha sonra sigortalının en son bulunduğu basamağın başvuru tarihindeki  değeri üzerinden hesaplanacak borç tutarlarını tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödedikleri takdirde bu süreler sigortalılık  süresi değerlendirilir. Bu madde kapsamına giren sigortalılar hakkında zaman aşımının kesilmesi ve zaman aşımının  işlememesi ile ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 103. maddesinin 1. fıkrasının (6),(8) ve (10) numaralı bentleri hariç diğer hükümleri ile aynı Kununun 104. maddesi hükümleri uygulanır. )hükmünü getirmiştir.
    Somut olayda  davacının 1479 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalı olduğu 1.1.1989-3.4.1991 ve 13.11.1993-18.9.1997 tarihleri arasındaki dönemlerde  sigortalılık süreleri 5 yıl ve daha fazla olmadığından  bu dönemlerde 1479 sayılı Yasa"nın değişik Ek 19. maddesini uyugulama alanı bulunmadığından  ve  önceden başlayan  sigortalılık  1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılık olduğundan  önceden başlayan  1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılığa  değer vererek davacının 1.1.1989-3.4.1991 ve 13.11.1993-18.9.1997 tarihleri  arasında 1479 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalı olarak kabul edilerek 1.4.1989-31.8.1989 ve 1.1.1991-3.4.1991 1.2.1994-31.3.1995, 20.6.1995- 18.9.1997  tarihleri  arasında çakışan  506 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalılığın iptaline  karar vermek  davacının 3.4.1991-12.11.1993 ve 18.9.1997-20.9.1999 tarihleri arasındaki 506 sayılı  Yasa"ya tabi sigortalılığına geçerlilik tanımak, davacının 21.9.1999 tarihinden beri halen  devam eden 1479 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalılık  süresi 5 yıl ve daha fazla olduğundan  ve prim ödemesi bulunmadığından davacının 1479 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalılığını  21.9.1999 tarihi itibariyle durdurarak davacının  21.12.2001-30.6.2002 tarihleri arasında ki  506 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılığına  değer vermektir.
    Mahkemece bu maddi ve  hukuki  olgular  gözetilmeksizin yazılı şekilde  hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup  bozma nedenidir.
    O halde, davalıların   bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.01.2007  gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi