20. Hukuk Dairesi 2015/2455 E. , 2016/5262 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 31/05/2013 havale tarihli dilekçesinde, davacının ..., ... 694 parseli tapuya güvenerek satın aldığını, ancak ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/191 - 2007/485 sayılı kararıyla, taşınmazın orman olduğu iddiasıyla ... Yönetimi tarafından açılan tapu kaydının iptali ve tescil davasının kabulüne, tapu kaydının iptaline ve taşınmazın orman niteliğiyle ... adına tesciline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiğini, bu şekilde zarar oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 1007. maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000.00.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 14/07/2014 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile talebi arttırarak toplam 329.475,00.-TL"ye çıkarmış; mahkemece davanın kabulü ile 329,475,00.-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava, tapu kaydının iptali nedeniyle oluşan zararın Medenî Kanunun 1007. maddesine göre tazmini istemine ilişkindir.
1) Davacının tazminat bedelinin eksik hesaplandığı yönündeki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davalı ...nin temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın arazi niteliğinde olduğu kabul edilmek ve gelir esasına göre değer tespit edilmek suretiyle, dava tarihi itibarıyla hesaplanan değer üzerinden tazminat ödenmesine ve bu değere dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiş ise de; karar dosya kapsamına ve yerleşik uygulamaya uygun değildir.
4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince tapu kaydının iptalinden kaynaklı tazminat davalarında, zararın, mülkiyetin kaybedildiği tarih olan, tapu iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği günde doğmuş olduğu, bu nedenle değer tespitinin bu tarih itibarıyla yapılacağı, faize de bu tarihten itibaren hükmedileceği, ıslah suretiyle arttırılan miktara ise -somut olayda olduğu gibi, ıslah dilekçesinde, ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi talep edildiği takdirde- ıslah tarihinin esas alınacağı kabul edilmektedir.
O halde mahkemece, taşınmazların tarla olduğu kabul edilerek, gelir esası metoduna göre iptal kararının kesinleştiği tarih olan 09/07/2008 tarihi itibarıyla değer tespit edilmesi, başlangıçta dava açılırken belirtilen değere dava tarihinden; kalan kısma ise ıslah tarihinden itibaren faiz hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Kabule göre de; davalı ... harçtan muaf olduğu halde, davacının ödediği 4772.-TL ıslah harcının, talep halinde davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken, davalı ...den alınarak davacıya ödenmesine şeklinde hüküm kurulmuş olması da doğru değildir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının REDDİNE;
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 09/05/2016 günü oy birliğiyle karar verildi.