19. Hukuk Dairesi 2018/2449 E. , 2019/4565 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının, usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı ...’in, iki kefilin eşliğinde, 31.12.2010 tarihinde, davalı banka ile 20.600 TL bedelli kredi sözleşmesi imzaladığını, asıl borçlu olan davacıdan ve kefillerden bu sözleşmeye dayalı olarak emre muharrer senet alındığını, ancak bu senedin butlanla geçersiz olduğunu, çünkü kredi borcunun ödeme tarihinden çok önce ödenerek hesabın kapatıldığını, bu konuda ihtar çekilmesine rağmen davalı banka tarafından kredi sözleşmesinin feri niteliğinde olan senede dayalı haksız ve hukuki dayanaktan yoksun Salihli 2 İcra Müdürlüğü"nün 2014/293 E sayılı takibinin başlatıldığını, ayrıca ... plakalı araca konan araç rehnine başvurulmadan senedin takibe konulamayacağını belirterek, davacının davalıya borcunun olmadığının tespitine, %20 kötüniyet tazminatı, araçtaki rehnin kaldırılmasına ve senedin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının bankadan çıkarttığı ek kartına ilişkin borcunun 26.643,74 TL olduğunu, bu borcun muaccel olduğunu, davacının kefaletiyle kullandırılan kredi borcunun ise 87.973,97 TL olduğu ve müeccel olduğunu, davacının asaleten ve kefaleten toplam 114.617,71 TL borcunun olduğunu, icra takibi dayanağı bononun krediye teminat olarak değil, bankadaki borca mahsup edilmek üzere alındığını, senette teminat amaçlı olduğunun yazmadığını, mücerret senet olduğunu, araç rehninin de davacının doğmuş ve doğabilecek borçlarına karşılık konulduğu ve borçlar bitmediğinden rehnin kaldırılamayacağını belirterek, davanın reddine, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller neticesinde, davanın kabulüne, borçlusu ..., lehdarı ..., müteselsil kefili Mustafa Sarıbey olan 20/07/2013 tanzim tarihli 31/12/2013 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bono nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, ...İcra Müdürlüğü"nün 2014/293 Esas sayılı icra takip dosyasındaki takip konusu bedel üzerinden %20 kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının... plakalı aracının üzerindeki rehnin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddine karar verilmiş olup, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 2016/13655 esas, 2017/4149 karar sayılı, 24.05.2017 tarihli ilamıyla; “Dava, kambiyo senedine dayalı icra takibi hakkında açılmış menfi tespit davasıdır. Bu durumda davaya bakma görevi asliye ticaret mahkemesine ait olup yerel mahkemece davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması doğru olmamış, kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle hükmün usul yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, bozma ilamından önce alınan 14/05/2015 tarihli bilirkişi raporunda, davacının genel kredi sözleşmesinin cari hesap olarak işlemeye devam eden bir ticari kredi olması nedeniyle bu borcunun muaccel değil müeccel olduğu, bireysel kredi sözleşmesine ilişkin borcunun ise ödeme nedeniyle kapatıldığı, bu nedenle davacıya karşı kredi sözleşmelerine dayalı takip başlatılamayacağı, davacının sadece ek kartına ilişkin davalı bankaya muaccel borcunun olduğu, başka muaccel borcunun olmadığının belirtilmesi üzerine mahkemece davalı bankadan, davacının davalı bankaya muaccel borcunun olup olmadığı, varsa borç miktarı sorulmuş; cevaben davacının, kredi kartından dolayı dava tarihi olan 27.01.2014 tarihi itibariyle 12.882,83 TL muaccel borcunun olduğu bildirilmiştir. Mahkemece, davacının dava tarihi itibariyle kredi kartından dolayı davalı bankaya 12.882,83 TL borçlu olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, davacının borçlusu Hamza Korkmaz, lehdarı ..., müteselsil kefili Mustafa Sarıbey olan 20/07/2013 tanzim tarihli 31/12/2013 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bono nedeniyle davacının davalıya 17.117,17-TL borcu olmadığının tespitine, fazlaya dair istemin reddine, icra-inkar ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine, davacının 45 ZB 5551 plakalı araç üzerindeki rehnin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından, davalı banka tarafından alınan bononun genel kredi sözleşmeleri kapsamında davacıdan alındığı ve davacının davalı bankaya kredi sözleşmeleri nedeniyle bir borcunun bulunmadığı, bu bononun davacının bankaya olan kredi kartı borcuna ilişkin kullanılamayacağı, bu hususun bankaların kredi kartı sözleşmelerine istinaden kıymetli evrak alamayacağına ilişkin Tüketici Kanunu Hükümlerine aykırı olduğu sebepleriyle temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve öncelikle davacının kredi kartının ticari kredi kartı olmasına ve bu kartla ilgili borç miktarına davacının itirazının ve temyizinin bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 30/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.