1. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/1114 Karar No: 2015/10749 Karar Tarihi: 15.09.2015
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/1114 Esas 2015/10749 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2014/1114 E. , 2015/10749 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 20. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2013 NUMARASI : 2012/86-2013/411
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 633, 634 ve 638 parsel sayılı taşınmazlarına davalıya ait 450 nolu parseldeki toprak, maden atıkları ve curufun son yağan yağmurlarla birlikte aktığını ve taşınmazın büyük bölümünün kullanılamaz hale gelerek sel suları ve çamurun kooperatif yolları, villaları ve bahçe düzenlemelerini kaplayarak zarar verdiğini, yapılması planlanan 44 adet villanın yapılamadığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, eski hale iade ve tazminat isteminde bulunmuş, yargılama sırasında elatmanın önlenmesi isteği dışındaki taleplerini atiye terk etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, müdahale olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi davasının kabulüne; diğer talepler hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar Dairece “... daha önce davacı kooperatif tarafından Sarıyer 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.03.1994 tarih 1992/416 Esas 1994/120-Karar sayılı... davası neticesinde; elatma olgusu sabit görülerek tazminata hükmedilmek suretiyle çekişmenin giderildiği anlaşılmaktadır.... Mahkemece yapılan keşif neticesinde elde edilen bilirkişi raporunda bahis konusu edilen curuf ve toprağın varlığı kabul edilerek davanın kabulü cihetine gidilmiştir. Daha önce açılan davada belirlenen curuf ve toprağın ... kaldırılmamış olmasının eldeki davanın konusunu teşkil etmeyeceği açıktır. Kesinleşen davaya konu edilen yerin dışında kalan veya aynı yere sonradan curuf ve toprak dökülmesi halinde eldeki davanın konusunu oluşturacağı ise tartışmasızdır... elde edilen bilirkişi raporlarından curuf ve toprağın sonradan dökülüp dökülmediği veya önceki davanın konusunu oluşturup oluşturmadığı yönünde açıklayıcı bilgi bulunmamaktadır... Taraflar arasındaki çekişmenin giderilmesi için bu durumun saptanması zorunludur eksik incelemeye dayalı yetersiz bilirkişi raporunun hükme esas alınması suretiyle hüküm kurulmuş olması isabetsiz..." gerekçesiyle bozulmuş mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda curuf ve toprağın sonradan dökülmediği hususunun bilirkişi raporu ile saptandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.09.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat M.. Ş.. geldi, temyiz edilen vk. Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 3,40.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.