Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/3821 Esas 2014/6442 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3821
Karar No: 2014/6442
Karar Tarihi: 02.04.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/3821 Esas 2014/6442 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, davalı tarafından kendilerine karşı açılan icra takibini haksız olduğunu öne sürerek davayı reddettirmeye çalışmışlardır. Davacı H.. Ş.. feragat ettiği için dava onun açtığı davayla birleştirilerek reddedilmiştir. Ancak, davacı G.. G.. için davacıların iddiaları doğrulanmıştır ve davaya karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri açısından herhangi bir bilgi verilmemiştir.
Kanun Maddeleri: Yok.
19. Hukuk Dairesi         2014/3821 E.  ,  2014/6442 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Akhisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla)
    TARİHİ : 13/03/2012
    NUMARASI : 2011/488-2012/238

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacılar vekili, müvekkilleri aleyhine davalı yanca bonoya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, icra takibine konu bonoda müvekkili G.. G.. keşideci, H.. Ş.. kefil olup, bononun alım satım ilişkisinin teminatı olarak boş şekilde düzenlendiğini, bono bedelinin de posta havalesi ile davalıya ödendiğini, ancak davalının bonoyu anlaşmaya aykırı olarak doldurup icra takibine konu yaptığını ileri sürerek bonoya dayalı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı asillerden H.. Ş.., 27.12.2011 tarihli dilekçesi ile davalıya bulunan borcu nedeni ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin alım satımdan dolayı davacılardan alacaklı olduğunu, bononun da ödeme amaçlı verildiğini, posta havalesi ile yapılan ödemelerin dava konusu bonoya yönelik olmayıp, daha önceki borçlarına ilişkin olduğunu belirterek davanın reddine ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının iddialarını yazılı delillerle ispat edemediği, posta havalesi ile yapılan ödemelerin tarihleri ve bononun vade tarihi dikkate alındığında davacının ödeme yönündeki savunmaya itibar edilmediği, davacılardan H.. Ş.."un davasından feragat ettiği gerekçeleriyle davacı H.. Ş.. tarafından açılan davanın feragat nedeniyle diğer davacı G.. G.. tarafından açılan davanın ise ispatlanamadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, bono nedeniyle borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki ihtilaf dava konusu bononun ödenip ödenmediği noktasında toplanmaktadır. Davalı alacaklı, ceza tahkikatı sırasında kollukta verdiği 30.12.2011 tarihli ifade de, dava konusu bono karşılığı 15.000,00 TL bedeli posta havalesi ile aldığını beyan etmiştir. Davalının bu ifadesi kendisini bağlayıcı niteliktedir. Bu durumda mahkemece davacı G.. G.. yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekirken davalının bu beyanı üzerinde durulmadan bu davacı yönünden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı G.. G.. yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.