Davacı, ilk prim kesintisinin yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren Bağ-Kur"a tescilinin yapıldığı tarihine kadar olan sürede tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının teslim ettiği ürün bedelinden yapılan ilk prim kesintisinin Bağ-Kur hesabına girdiği tarihten dava tarihine kadar 2926 sayılı Yasaya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 01.08.1994 tarihinden tescil tarihi olan 01.11.2007 tarihine kadar tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 58 yaşını dolduran kadınlarla, 60 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim
borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir.
2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının Ziraat Odası kaydının05.09..2001 tarihinde başladığı, Tarım Kredi Kooperatifi ortağı olmadığı, davacının sattığı ürün bedelinden ilk prim kesintisinin 20.07.1994 tarihinde yapıldığı, Nisan 1996, 22.06.1999 ve Nisan 2001 tarihlerinde prim kesintisi bulunduğu, 01.11..2007 tarihinde tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği görülmektedir.
Mahkemece kesintinin bulunduğu 01.08.1994-31.12.1996-01.07.1999 - 01.11.2007 tarihleri arasındaki dönem yönünden verilen tesbit kararı yerinde ise de prim kesintisinin ve 10. madde de belirtilen kayıtların (ziraat odası, zirai amaçlı kooperatif) bulunmadığı 01.01.1997-30.06.1999 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin soyut tanık beyanı ve zabıta araştırmasına dayalı olarak kabul edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ.Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının silinerek yerine;
"1- Davacının davasının kısmen kabulü ile 1.8.1994 -31.12.1996, ve 1.7.1999-1.11.2007 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitiyle, 1.1.1997-30.6.1999 tarihleri arasındaki döneme ilişkin talebin reddine,
2- Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, peşin harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davacı vekili yararına 500.00YTL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4- Davalı Kurum yararına 500.00YTL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı Kuruma ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderinden 50.00YTL"nin davalı Kurumdan alınarak kalan yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 23.12.2008 oybirliğiyle karar verildi.