(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/29303 E. , 2020/6394 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 23/03/2004-31/01/2014 tarihleri arası çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini davalı işverence haksız olarak feshettiğinin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Uyuşmazlık iş sözleşmesinin işveren tarafından feshinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (e) alt bendinde, İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunmasının işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Somut olayda, davacı işçi 23/03/2004-31/01/2014 tarihleri arası davalı işyerinde şef olarak çalışmıştır. Davacı iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın işverence feshedildiğini iddia etmiş, davalı işveren, davacının çalıştığı süre içerisinde aynı işkolunda ve aynı bölgede benzer faaliyet gösteren, başka bir şirkette işbaşı yapacağı ve söz konusu şirketteki yetkililerle irtibat halinde olduğu, davalı şirketin mesleki sırlarını ve yetişmiş insan gücünü ilgili şirkete geçirerek birlikte çalışabilmek adına gerekli koordinasyon içerisinde yer alıp görüşmeler yaptığı, bu konuda işveren şirket bünyesinde çalışmalarını devam ettiren personel içerisinde dedikodu yaptığı, huzursuzluğa neden olduğu ve bu şekilde işveren şirketteki yetkisini ve işverenin güvenini kötüye kullanarak, işveren şirkete zarar verici hareketler içerisinde bulunduğunun tespit edilmesi üzerine iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız feshedildiğini ispatlaması gerektiğinden bahisle tanık beyanlarına göre davacının iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini ispat edemediği gerekçesi ile dava konusu kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş ise de feshe ilişkin ispat yükünün davalı işveren üzerinde olduğu, davalı tarafça haklı feshe gerekçe gösterilen eylemlere ilişkin tutulan tutanak içeriklerinin tutanak tanıkları E. Sarı ve Ü. ... tarafından doğrulanamadığı gibi söz konusu tutanakların işverence yapılan baskı üzerine düzenlendiği, işyerinde çalışan bir kısım kalifiye işçinin yaş dışında emeklilik koşullarını taşıdıklarından bahisle iş sözleşmelerini feshetmeleri üzerine işverence kıdemli işçilere cezai şart hükümleri içerir asgari süreli iş sözleşmeleri imzalatılmak istendiği, davacının iş sözleşmesinin anılan iş sözleşmesini imzalamaması üzerine işverence haklı neden olmaksızın feshedildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.