16. Hukuk Dairesi 2015/4607 E. , 2016/3524 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Acı Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 6 parsel sayılı 3.807.82 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın kendisine ait olduğu iddiasıyla tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli 114 ada 6 parsel sayılı taşınmazın kadastro bilirkişisi ... "ın raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.597.65 metrekarelik kısmı ile (C) harfi ile gösterilen 105 metrekarelik kısmı olmak üzere toplam 1.702.65 metrekarelik kısmın davalı Köy adına olan tapu kaydının iptali ile yeni parsel numarası verilerek davacı ... adına tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., çekişmeli 114 ada 6 parsel sayılı taşınmaz kendisine ait olduğu halde davalı ... adına tespit ve tescil edildiği iddiasıyla davalıya ait tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, davacı lehine zilyetlikle kazanma şartlarının oluştuğu gerekçesiyle taşınmazın (A) ve (C) harfi ile gösterilen toplam 1.702.65 metrekarelik kısmı yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Keşif sonrası alınan ziraat bilirkişi raporunda, taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının uzun yıllar kullanıldığı, 2-3 yıl önce de toprak işlemesi yapıldığı, halen arsa vasfında olduğu, (C) harfi ile gösterilen kısımda 10 yıl önce yapılmış ahır bulunduğu belirtilmiştir. Ne var ki, Mahkemece keşif mahallinde dinlenen mahalli bilirkişi, tespit bilirkişi ve taraf tanıklarından, dava konusu taşınmaz bölümlerinin ne zamandan beri, kim tarafından, ne şekilde kullanıldığı, ekonomik amaca uygun kullanım olup olmadığı ayrıntılı şekilde sorulup saptanmamış, beyanların değerlendirilip, denetlenmesi yönünden hava fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılmamıştır. O halde sağlıklı bir sonuca ulaşmak için öncelikle, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa"nın 1. maddesi gereğince davalı Köyün Tüzel Kişiliği sona erdiğinden dava, usulüne uygun davetiye ile Pasinler Belediye Başkanlığına bildirilerek taraf teşkili sağlanmalı; dava konusu 114 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tespit tarihinden (2000 yılından) 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı"ndan tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosyaya konulmalı, bundan sonra 3 kişilik ziraat mühendislerinden jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi kurulu aracılığıyla mahallinde yeniden keşif yapılarak, mahalli bilirkişi ve tanıklardan yukarıda belirtildiği şekilde ayrıntılı beyan alınmalı, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı, çekişmeli taşınmazların niteliğinin ne olduğunun, zilyetliğin ekonomik amaca uygun olup olmadığının ve süresinin belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve mahalli bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu vasıtasıyla, çekişmeli taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, komşu parseller ile dava konusu taşınmaz bölümleri arasında nitelik farkı bulunup bulunmadığı belirtilmeli, taşınmaz başında dinlenecek davada yararı bulunmayan, elverdiğince yaşlı mahalli bilirkişiler ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıç günü, süresi ve sürdürülüş biçimi hakkında ayrı ayrı olaylara dayalı bilgiler alınmalı, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 31.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.