Yargıtay - Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret - İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/5582 Esas 2016/6789 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5582
Karar No: 2016/6789
Karar Tarihi: 13.12.2016

Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret - İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/5582 Esas 2016/6789 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir mahkeme kararında, bir kişinin kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret ve iftira suçlarından mahkum olduğu belirtilmiştir. Kararda, TCK'nın 267/1, 62, 52/2-4 ve 125/1 maddeleri referans alınarak mahkumiyet kararı verildiği ifade edilmiştir. Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na iade edildiği ve daha önce alınan kararın bozma etkisi gösteren nitelikte olduğu vurgulanmıştır. Bunun sonucunda, mahkemenin yeni bir hüküm kurması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, dosyanın iadesi sonrasında duruşma açılmadan karar verildiği ve bu nedenle kanuna uygun olmadığı gerekçesiyle kararın bozulması talep edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: 267/1, 62, 52/2-4 ve 125/1.

16. Ceza Dairesi 2016/5582 E. , 2016/6789 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, İftira
Hüküm : TCK"nın 267/1, 62, 52/2-4 ve 125/1 maddesi
yollamasıyla 125/3-a, 62, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
10.01.2012 tarihli hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 04.02.2014 tarihinde dosyanın mahalline iade edildiği, Ceza Genel Kurulunun 27.06.2006 tarih ve 2006/172-168, 23.01.2007 tarih ve 2006/143-2007/8 sayılı kararları çerçevesinde, iade kararının bozma etkisi gösteren, temyiz sürecini sonlandırıp yeni bir süreç başlatan nitelikte olduğu, iade edilen dosya ile ilgili olarak mahkemenin duruşma günü belirleyip hazır bulunması gereken kişileri de çağırmak suretiyle yargılamayı sürdürerek yeni bir hüküm kurması gerektiği gözetilmeden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iadesi üzerine duruşma açılmadan tensiple yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin sair yönleri incelenmeksizin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 13.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.