17. Hukuk Dairesi 2014/24170 E. , 2017/4301 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerin murisi olan ... bisiklet kullanırken davalılardan ..."nın sürücüsü olduğu, ..."ın araç maliki olduğu, ...sigortanın ... sigortacısı olduğu, ... Anonim Türk ... Şirketi"nin kasko sigortacısı olduğu kamyonun çarpması neticesinde vefat ettiğini, bu kazadan kaynaklı olarak . ... tarafından 60.419,00 TL ödeme yapıldığını, davalı ..."nın asli kusurlu olduğunu, 67.993,96 TL destekten yoksun kalma tazminatının, kaza tarihi olan 19/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ... ve ... ... A.Ş"den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ..."a verilmesini, davacılardan ... için 50.000,00 TL, ... için 25.000,00 TL ve ... için 25.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ..., ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 12/12/2013 tarihli ön inceleme duruşmasındaki beyanında özetle; bu kazadan kaynaklı olarak... ... tarafından 60.419,00 TL ödeme yapıldığını, her ne kadar davalarının 67.993,96 TL destekden yoksun kalma tazminatını kaza tarihi olan 19/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi olarak ..., .... ve ... AŞ"den müştereken ve müteselsilen tahsili
ile ödenmesine karar verilmesini istemiş iseler de dava açılmasından sonra Dubai ... ile karşılıklı mutabakata varılmış olduğundan, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin istemlerinden feragat ettiklerini belirtmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili araç sürücüsüne yükletilen kusur durumunu kabul etmediklerini, davacıların davalı ... şirketinden 60.419,00 TL tazminat aldıklarını, bu nedenle istenilen tazminat miktarının fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...Ş vekili, davaya konu kazanın bir haksız fiil olduğunu, bu gibi davalarda ancak yasal faiz istenebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... ... A.Ş vekili, dava öncesi hasar başvurusu nedeniyle kusur durumu dikkate alınarak hazırlanan aktüerya raporuna göre hesaplanan 60.419,00 TL tazminat tutarının davacıya ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... 11/07/2013 tarihli duruşmadaki beyanında özetle, davayı kabul etmediğini, kaza tespit tutanağı gerçeğe uygun düzenlenmediğini, kusur durumu ve tazminat miktarı hususlarında ihtilaf bulunduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile, davacı eş için 35.000,00 TL, çocuklar ... ve ... için 20.000,00"er TL manevi tazminatın tahsiline, davalı ... yönünden davanın feragat nedeni ile reddine, davacı tarafın destekten yoksun kalma tazminatı talebinin tüm davalılar yönünden feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece haklarındaki maddi tazminata ilişkin dava feragat nedeniyle red edilen davalılar lehine 3.889,50 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davacı vekili, yargılama sırasında ön inceleme celsesinde imzalı beyanı ile davalı... ... A.Ş ile karşılıklı mutabakata varılmış olduğundan, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin istemlerinden feragat ettiklerini belirtmiştir. Somut olayda hakkın özünden feragat söz konusu olmayıp; davalı ...Ş ve diğer davalı ... kendilerine karşı dava açılmasına yine kendileri sebebiyet vermişlerdir. Bu nedenle, feragat nedeniyle reddedilen maddi tazminat yönünden anılan bu davalılar lehine davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 10.bendinin tümden hükümden çıkartılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 20.4.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.