1. Hukuk Dairesi 2014/9952 E. , 2015/10610 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SİLİVRİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2013
NUMARASI : 2012/79-2013/437
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakanı Arif"in kayden maliki olduğu çekişme konusu 7342 parsel sayılı taşınmazı oğulları olan davalılara satış suretiyle devrettiğini, anılan temlikin muvazaalı ve mirasçıdan mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, dava konusu devrin bedeli karşılığında yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 2.50.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 09.09.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
-KARŞI OY-
Dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır.
Mahkemece dava reddedilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı A.. Y.. Av. Z.. E.."yi, davalı B.. Y.. ise Av. Z.. .. ve Av. M.. K..’u birlikte vekil tayin etmiş, davalıların ortak vekili Av. Z.. E.. tarafından davaya bir kısım dilekçeler sunulmuş, diğer vekil Av. M.. K.. herhangi bir dilekçe sunmamış, her iki vekilde duruşmalara ve keşfe katılmamış, davalılar 31.08.2012 tarihli azilname ile Av. Z.. E..’yi vekillikten azletmişlerdir. Davalı B.. Y.."nın diğer vekili Av. M.. K.."un ise hüküm öncesi azline ilişkin bir belge bulunmadığı ve karar başlığında B.. Y.. vekili olarak adının yazılı olduğu görülmektedir.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin hükümde, “Davalılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 4.650,00TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalılara verilmesine” karar verilmiştir.
Davacı vekili diğer temyiz sebepleri ile birlikte vekalet ücretine ilişkin bu hususu da temyiz sebebi olarak ileri sürmüştür.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan 2013 yılı Av. Asgari Ücret Tarifesinin “Uygulanacak Tarife” başlıklı 20. Maddesinde “ (1) Avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınır.” düzenlemesi yer almaktadır.
1136 Sayılı Avukatlık Kanununun ücreti düzenleyen 164/1. Maddesi “ Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade eder.” hükmünü, 164/son Maddesi Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.hükmünü içermektedir. Aynı kanunun “Avukatın işi takipten vazgeçmesi, azli ve ücretin gününde ödenmemesi” başlıklı 174/1. ve 2. madde hükmünde ise “Üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat hiçbir ücret istiyemez ve peşin aldığı ücreti geri vermek zorundadır. Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” düzenlemesi yer almaktadır.
Davalı B.. Y.."nın hükümden sonra 18.02.2014 tarihinde azledilen vekili Av. M.. K.."un hüküm öncesi dosyada hiçbir işlem yapmadığı ve böylece herhangi bir hukuki yardım sunmadığı için ücreti hak etmediği, davalı A.. Y.."nın ise hüküm tarihinde vekilinin bulunmadığı tartışmasızdır. Azledilen vekil Av. Z.. E.."nin vekalet ücreti alabilmesi yasal düzenleme gereği haksız azledilmiş olmasına bağlıdır. Azlin haklı yada haksız olması sorunu, vekil ile müvekkil arasındaki bir iç sorun olarak ayrı bir dava konusu olabilecektir. Hüküm tarihinde vekil yok iken azilden önce verilen hizmet karşılığı asile vekalet ücreti ödeneceğine ilişkin açık düzenleme bulunmamasına ve yasal düzenleme gereği vekalet ücretinin vekilin hakkı olmasına göre, mahkemenin vekalet ücreti takdiri yanlıştır. Açıklanan nedenlerle çoğunluğun vekalet ücreti yönünden onamaya ilişkin görüşüne katılmıyoruz.