Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3700
Karar No: 2014/4898
Karar Tarihi: 21.03.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/3700 Esas 2014/4898 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/3700 E.  ,  2014/4898 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Uzunköprü 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 15/08/2012
    NUMARASI : 2012/571-2012/669

    S.. S.. ve müşterekleri ile H.. G.. ve müşterekleri aralarındaki muhdesat aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair Uzunköprü 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 15.08.2012 gün ve 571/669 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, vekil edenini ... parsel sayılı taşınmazda davalılar ile birlikte hissedar olduğunu, dava konusu taşınmaz hakkında Uzunköprü Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/717 Esas sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, davalı taşınmaz üzerindeki binanın vekil edeni tarafından yapıldığının ve mülkiyetinin vekil edenine ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar taraf teşkili sağlandıktan sonra ilk duruşma oturumu olan 13.12.2012 tarihinden önce davayı kabul etmişlerdir.
    Mahkemece, davalıların açılan davayı kabul ettikleri gerekçesi ile dava kabul edilmiştir. Hüküm süresi içerisinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nun 312/1. maddesi hükmüne göre kural olarak davalı tarafın davayı kabul etmesi halinde yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretinden sorumlu tutulması, bunun sonucu olarak davacı tarafın yaptığı giderlerin davalıdan tahsiline, vekille temsil edilmiş ise, davacı taraf yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Aynı maddenin ikinci fıkrası hükmüne göre davanın kabulü halinde davacı tarafın yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması için davayı kabul etmesi yeterli olmayıp, aynı zamanda ve birlikte kabulün en geç taraf teşkilinden sonraki ilk duruşma oturumunda yapılması ve davalının hal ve durumu itibarı ile dava açılmasına sebebiyet vermemiş olması gerekir. Bu iki koşuldan herhangi birinin gerçekleşmemiş olması halinde davanın kabul edilmiş olması nedeniyle davalının yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerekeceği kuşkusuzdur.
    Somut olaya gelince, davalılar taraf teşkili sağlandıktan sonra ilk duruşma oturumu olan 13.12.2012 tarihinden önce davayı kabul etmişlerdir. Davacılar tarafından davalı taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi talebi ile açılan 2012/717 Esas sayılı dosyada henüz duruşma günü verilmediği ve çekişmeye konu taşınmaz üzerindeki muhdesat ile ilgili davalıların beyanlarının sorulmadığı anlaşılmıştır. Bu halde davalıların hal ve davranışları ile eldeki davanın açılmasına sebep olmadıkları açıktır. Az yukarıda açıklanan hukuksal olgular ve davalıların ilk duruşma oturum gününden önce davayı kabul ettikleri gözetildiğinde yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalarını gerektiren koşulların somut olayda gerçekleşmiştir.
    Hal böyle olunca; kendi hal ve davranışları ile davanın açılmasına sebebiyet vermeyen davalıların davayı ilk duruşma oturumundan önce kabul edilmiş olmaları nedeniyle yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamaları gerekir.
    Bundan ayrı; Mahkeme kararının hüküm bölümünün birinci fıkrasında “...taşınmaz üzerinde bulunan binanın davacıların murisi M. Ç. tarafından inşa edildiği ve mülkiyetinin davacılara ait olduğunun tespitine” karar verilmiştir. Çekişmeye konu .. parsel, kargir ev ve kerpiç ev ve arsası niteliği ile tapuya kayıtlı olduğu gözetildiğinde mahkemece hangi binadan bahsedildiği anlaşılamamaktadır. Bu husus yargıda açıklık ve netlik prensibine aykırıdır. Hükmün yeterli açıklıkta olmaması, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir. (Hukuk Genel Kurulu-2007/14-778 E., 2007/611 K. sayılı kararı). Her ne kadar, bu husus davalılar vekili tarafından temyiz konusu yapılmamış ise de, hüküm fıkrasının infaza elverişli olmaması ve buna bağlı olarak infazda duraksama yaratması kamu düzeni ilkesinden sayılmakta olup, Mahkemece, kendiliğinden gözetilmelidir. Davaya konu ve hakkında hüküm kurulacak binalar ve eklerinin krokide numaralandırılarak veya harflendirilerek tüm özellikleri ile belirtilmeli ve bunun hüküm fıkrasına aynen aktarılması sağlanmalıdır. Bu bakımdan davalılar vekilinin temyizinin bu konuyu da kapsadığının kabulü gerekir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca usulden ve esastan BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 74,25 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 21.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi